Phoenix ! ~ Harry Potter Rpg
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaEski ParşömenLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Jacop Black

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
Jacop Black

Jacop Black


Mesaj Sayısı : 5
Doğum tarihi : 12/07/92
Yaş : 31
Evcil Hayvanı : Jake
Kayıt tarihi : 24/05/09

Jacop Black Empty
MesajKonu: Jacop Black   Jacop Black Icon_minitimePaz Mayıs 24, 2009 4:38 pm

Jacop yine her zamanki gibi erken kalkıştı. Çünkü güne erken başlayınca kendini daha dinç ve zeki hissediyordu. Hem zaten erken kalkıp işlerini bir günün içine daha kolay sığdırabilirdi. Spor yapmak, duş almak, çalışmak, ders vermek!

Jacop ne kadar da çabuk unutmuştu. O bir Karanlık Sanatlara Karşı Savunma Profsörü idi. Ayrıca bugün de birinci sınıflara ilk dersini verecekti.

Uzun uzun düşündükten sonra Jacop, ilk derste kendisine ilk anlatılan Karanlık Sanatlara Karşı Savunma konusu geldi. Aslında bu bir yandan da bu konu Sihirli Yaratıkların Bakımı Dersi konusu sayılırdı. Çünkü Jacop’ın anlatacağı konu Cin Perileri ve onarla karşı kendini korumaydı.

Cin Perileri’nden korunmak aslında çok kolaydı. Aslında iki yolu vardı. Ama Jacop bugünlük bir tanesini öğretecekti. Çünkü ikinci seçeneğin büyüsü biraz daha zordu. Jacop derste anlatacaklarını düşünürken biraz heyecanlandı. Çünkü Karanlık Sanatlara Karşı Savunma sınıfına uzun zamandır girmiyordu. O sınıf onun en sevdiği dersin sınıfıydı. Jacop aslında Kehanet’i de severdi ama profesörleri beş para etmezdi, tabi ki şimdi Brian profesördü. Jacop dersin eskisine göre daha iyi olacağına emindi.

Jacop hızlı bir biçimde sporunu tamamladı ve hemen duşa girdi. Duş onu her zaman rahatlatırdı, hele de spordan sonra. Jacop duşunu aldıktan sonra hızla yeni aldığı profesör cüppesini giydi. Kolye Hortkuluğunu da boynuna astı ve gömleğinin içine sakladı görünmesin diye. Zaten diğer hortkulukları Sessizlik Kuyusu’ndaki odasında duruyordu. Ancak kolye hortkuluğunu Hogwarts’taki odasında bırakacak kadar aptal değildi. Çünkü biri girip alabilirdi.

Hazır olduğunu düşündüğü anda Jacop, saçlarını taramadığını fark etti. Ama sıratarak hiç umursamadan odasından çıktı. Çünkü o saçlarını taramazdı. Dağınık olması hoşuna gidiyordu ve tabi ki ona da yakışıyordu. Küçük kuzeni Yancy’de saçlarını öyle bırakıyordu. Belli ki o Jacop’a çekmişti. Brian ise hep saçlarını tarar, spreyler ve dikerdi. O sanki biraz daha bakımlıydı bu konuda.

Jacop hızla Karanlık Sanatlara Karşı Savunma dersliğine ilerledi. Koridorlarda eskiden beri tanıdığı kişileri görünce başıyla selam verdi ve yoluna devam etti. Nedense aşırı neşeliydi. Belki de profesörlüğünün ilk günü diye böyleydi. Onun karanlık lord olduğunu bilen Slytherinliler ne yapacaklardı acaba. Sonuçta onların anneleri babaları Jacop’ın yandaşlarıydılar. Tanımaları çok doğaldı. Belki de akıllı yandaşları söylememiş olabilirlerdi çocuklarına. Belki de söylemişlerdi çünkü çocuklarının tedbirli olduklarına güveniyorlardı.

Sonunda gelmişti, her zaman yeni umutlarla girdiği sınıfa gelmişti. Öğrendiği şeyleri borçlu olduğu sınıfa gelmişti. Birden içindeki heyecanın yerini burukluk aldı. Ne kadar da güzel yılları olmuştu Hogwarts’ta. Boş koridorlara baktıkça aklına bir zamanlar o kordidorlarda koşuşturup neşeli muhabbetler ettikleri geliyordu. Ne kadar da güzel günlerdi. Brom eskiye dönmek için elinde olan her şeyini verirdi, Summer hariç. Çünkü Summer’ı hiçbir şeye değişmezdi. O bir taneydi ve öyle de kalacaktı.

Jacop kapıyı yeni umutla açtı yine. İçeride kimse yoktu çünkü daha biraz erkendi. Bu yüzden Jacop içeri girdi ve etrafı izlemeye başladı. Tıpkı eskisi gibi hoş bir görüntüsü vardı sınıfın. Jacop’ın gözünün önünde yine naılar canlandı. Derste atışmaları, profesör ile tartışmaları, doğru yanıt vermeleri ve arada bir gizlice Summer’yi kesmesi. İstemeden de olsa yüzüne bir gülümseme hakim oldu. Eskiden de en az şimdiki kadar fırlamaydı. Ama o zaman fırlamalıkları kötü sonuçlar doğurmuyordu. En azından dostları üzülmüyordu, ufak cezaların önemi yoktu o zaman.

Uzun süre etrafı süzdükten sonra Jacop masasına oturdu ve öğrencilerin gelmesini bekledi. Öğrencilerin hepsinin geldiğine emin olduktan sonra da gülümseyerek oturduğu yerden kalktı ve öğrencileri hızlı bir şekilde inceledi. Hepsi birbirinden tatlıydı çünkü onlar daha on bir yaşındaydılar. Kimisi aşırı sinsi, kimisi aşırı cesur, kimisi aşırı zeki ve kimisi de aşırı adildi. Jacop bir süre daha öğrencileri inceledikten sonra tatlı bir ses tonuyla

“Merhaba, hepiniz Karanlık Sanatlara Karşı Savunma dersliğine hoş geldiniz. Ben yeni profesörünüz Jacop Black.”

Dedi ve tahtaya dönerek düzgün bir yazıyla adını yazdı. Yazısı çok güzeldi Jacop’un her zamanki gibi. Daha sonra tekrar öğrencilere döndü ve

“Bugün işleyeceğimiz konu yani ilk dersimizde işleyeceğimiz konu Cin Perileri. Onlara ayrıca Pixie de denir. Yani gördüğünüzde garipsemeyin diye.”

Dedi. Yine tahtaya döndü ve ‘Cin Perileri (Pixie)’ yazarak dolabında hazır olarak bulundurduğu bir cin peri resmi çıkardı. Bunu kendisi çizmişti. Biraz komikti çünkü cin perinin elinde lolipop vardı. Ayrıca kanatları da vardı. Halbuki cin perilerinin kanatları olmazdı. Ama yine de örnek olsun diye resmi tahtaya astı.
Hemen ardından öğrencilere döndü ve

“Cin Perileri çoğunlukla nerede yaşarlar bilen var mı?”

diye sordu ve bir öğrenci parmağını kaldırıp söz isteyerek cevap verdi:

“Cinperiler çoğunlukla İngiltere'deki Cornwall'da bulunur."

Jacop kafasını evet anlamında salladı ve

“Hıhı doğru cevap. Binana artı beş puan, oturabilirsin.”

Dedi. Sonra yine öğrencilere dönerek anlatmaya başladı:

“Evet, Cinperiler çoğunlukla İngiltere'deki Cornwall'da bulunur. Rengi elektrik mavisi, boyu yirmi santimetredir. Çok muzur olan Cinperi, her tür hileden ve eşek şakasından hoşlanır. Kanatları olmadığı halde uçabilir, tedbirsiz insanları kulaklarından yakalayıp yüksek ağaçların ya da binaların tepesine bıraktığı duyulmuştur.

Bir an duraksadı ve tahtadaki resmi işaret ederek

“Resim sizi yanıltmasın, aslında cin perilerin kanatları yoktur. Genelde çizime döküldüğünde kanatlı çizilirler, çünkü uçtuklarının belli olması istenir. Ancak benim çizdiğim resim tamamen saçmalık çünkü Cin Periler lolipop yemezler, kanatları yoktur. Sadece örnek olsun diye çizdim."

Dedi ve derin bir nefes alarak devam etti:

“Yalnızca başka cinperilerin anlayabildiği konuşmaları, tiz ve hızlı bir gevelemeden ibarettir. “

Bir süre duraksadı ve aklına son bir şeyin gelmesi ile irkildi ve hızla

“Ayrıca doğurarak yavrularlar.”

Diye ekledi. Nasıl da unutmuştu, zamanında buna çok gülmüştü. Halbuki gülünecek hiçbir şey yoktu. Bunu çocukluğuna vererek gülümsedi ve masasının altında saklıyor olduğu kafeste bulunan cin perilerini çıkardı. İğrenç bir ses çıkarıyorlardı. Sanki birileri çığlık atıyor gibiydi. Ancak çok sürmeden Jacop asasını çekti ve onlara doğrultarak

“Silencio!”

diye bağırdı. Cin perileri bir anda sustu. Bunun ardından Jacop tekrar sınıfa döndü ve

“Cin Perilerini Petrificus Totalus büyüsü ile dondurulabilir. Bu büyüyü yaptıktan sonra onları ben kafese tıkabilirim. Sizden tek istediğim şu iğrenç yaratıkları dondurmanız.”

Dedi ve sinsice gülümsedi. Sonra Susturma büyüsünün etkisini kaldırınca bir tane cin periyi dışarı saldı ve örnek olarak onu dondurmak için asasını çekti ve

“Petrificus Totalus!”

dedi. Cin peri donunca onu ayrı bir kafese tıktı. Hemen ardıdan öğrencilerine bakıp

“Hadi bakalım, sizi de görelim.”

Dedi ve cin perilerin bulunduğu kafesin kapağını açtı. Bütün cin periler dışarı çıktı. Öğrenciler onlarla uğraşmaya başlarken Jacop, sandalyesine oturdu ve onları izlemeye başladı. Bir problem olursa hemen müdahale ederdi ama zaten öğrenciler gayet iyiydi. Ancak birkaç kişi köşeye sinmiş duruyorlardı. Jacop onlara bir süre güldükten sonra Cin perilerinin çoğunun dondurulduğunu gördü ve hoşnut bir biçimde gülerek öğrencilere oturmalarını söyledi. Hemen ardından dondurulamamış olan cin perilerini dondurdu ve Kafese tıktı.

Ders bitmişti fakat birkaç dakika kalmıştı. Bu da ödev vermek için yeterli bir zamandı. Jacop hemen programına baktı ve sonra öğrencilere dönerek

“Bir dahaki dersimize böcürtlerle ilgili bilgi toplayarak gelin. Güzel ve süslü yapmanızı öneririm çünkü hoş görüntü her zaman insanın gözünü boyar ve bu da sizin lehinize. Daha fazla puan kazanabilirsiniz. Ayrıca en güzel ödevi asacağım haberiniz olsun. Şimdi toplanabilirsiniz.”

Dedi. Masasını toparladıktan sonra öğrencilere “İyi günler” dileyerek sınıftan ayrıldı. Ders umduğundan da iyi geçmişti. Öğrencileri de sevmişti, hepsi birbirinden tatlıydı ama arada birkaç itici tip vardı. Genel olarak iyi bir sınıftı ama. Büyük sınıfların daha berbat olacağından emindi. Zaten yedinci sınıflardan sadece bir yaş büyüktü. Onlara öğrencilermiş gibi davranmak zor olacaktı. Fakat denemeye değerdi. Çünkü hayat çok güzel geçiyordu ve böyle bir şey sorun olamazdı.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Archill Thomas Caliente
░Emekli Hogwarts Müdürü ░
░Emekli Hogwarts Müdürü ░
Archill Thomas Caliente


Mesaj Sayısı : 2864
Doğum tarihi : 24/12/90
Yaş : 33
Mücadele Tarafı : Aydınlık~
Sihirsel Soy : Safkan~
Kayıt tarihi : 23/04/09

Bilgiler
Quidditch Mevkiî:
Rpg Puanı:
Jacop Black Left_bar_bleue100/100Jacop Black Empty_bar_bleue  (100/100)
Düello Gücü:
Jacop Black Left_bar_bleue50/60Jacop Black Empty_bar_bleue  (50/60)

Jacop Black Empty
MesajKonu: Geri: Jacop Black   Jacop Black Icon_minitimePtsi Mayıs 25, 2009 9:16 am

Fena değil ...

Konu klasik . Betimlemeler arttırılmalı . Bazı bozuk cümlelere rastladım , cümle kurarken daha dikkatli olmalısın . Bunun dışında kurguda bazı matıksızlıklar var . Karanlık Lord olduğunu söylemişsin ve Hogwarts'da profesörlük yapıyorsun ve RO'n içinde bahsettiğin duygular Karanlık Lord'a uyacak duygular değil . Görünüme gelince yazı tipin pek hoş durmuyor , sitemizin kullandığı yazı tipini kullanırsan daha iyi olabilir .

RO Puanın : 62

*
Derslere katılmalısın .
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://phoenix-ro.yetkin-forum.com
 
Jacop Black
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Jacop Black
» Chris E. Black
» Mr. Black ~
» Jacqueline L. Black
» Asia Black

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Phoenix ! ~ Harry Potter Rpg ::  ||| Başlangıç :: RPG İçi-
Buraya geçin: