Phoenix ! ~ Harry Potter Rpg
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaEski ParşömenLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Yeniden Hogwarts

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
Nadia Caliente

Nadia Caliente


Mesaj Sayısı : 9
Mücadele Tarafı : Aydınlık.
Sihirsel Soy : Melez.
Kayıt tarihi : 20/02/10

Yeniden Hogwarts Empty
MesajKonu: Yeniden Hogwarts   Yeniden Hogwarts Icon_minitimeSalı Haz. 15, 2010 8:08 pm

Duvarlarda konuşan onlarca tablonun fısıltısı, geniş odayı gizemli seslerle dolduruyordu. Nadia onlarca ruhun içinde, bir başına yalnız ve güçsüz hissediyordu kendini. Aslında güçsüz olmadığı aşikardı. Bu odada, bu sandalyede oturan hiçbir büyücü veya cadı güçsüz olmamıştı. En yakın örnek ise Nadia'dan önceki müdürdü. Neville Longbottom. Bitkibilim profesörlüğünden sonra başarıyla görevini yerine getiren Neville'i büyücü dünyası asla unutamayacaktı. Nadia da öyle. Albus Dumbledore öldükten sonra, Hogwarts'ın başına gelen en iyi müdürdü Neville Longbottom. Ölmüş olması tüm büyücü dünyasını derinden etkilemişti, özellikle de bir bunak olsa da hala seçilmiş insan olarak yaşayan Harry Potter'ı. Şimdi, Ron ve Harry gibi büyücülerin çocuklarının bile ondan büyük olması Nadia'ya garip geliyordu. Lord Voldemort seneler önce ölmüş müydü gerçekten? İnanması gerçekten güçtü. Hala bile adını anmaktan herkesin korkması, ne kadar büyük bir dehşet verdiğini kanıtlar gibiydi. Nadia gözlerini camın dışarıda uçmakta olan sonbahar yapraklarından alarak duvarlarda gezdirdi. Sanki tüm portreler onu bu mevkiide görmekten memnundu. Portreleri tek tek süzerken Neville Longbottom ile göz göze geldi. Tablosuna kurulalı daha bir hafta olmuş olmalıydı, ne büyük acı. Tablodaki yaşlı gözler garip bir ışıltıyla parıldıyor, dudaklarında ki büyük tebessümle Nadia'ya şefkatini gösteriyordu. " Bana güvenebilirsiniz, hepiniz. Hogwarts'ı tüm kötülüklerden sonsuza kadar koruyacağım. En azından, sonum gelene kadar. " Emekli olduktan sonra, yeniden Hogwarts'ta olmak ne kadar güzel olsa da, ürkütüyordu insanı. Dumbledore gibi büyük bir büyücünün dokunduğu yerlere dokunmak, soluduğu havayı solumak ve yarattığı değerleri korumaya çalışmak. Nadia bu görevin büyük bir şereften daha fazla, büyük bir sorumluluk olduğunu bilecek kadar olgun bir kadın olmuştu. Müdür Longbottom'ın zamanında devamlı bu odaya çağırılan hırçın kızdan eser kalmamıştı artık.

Kapı iki kez, ancak Nadia'nın anlayabileceği bir şifreyle tıklatılınca zarifçe kalktı. Kapıya doğru seğirtirken, daha ikinci gününde onu ziyaret edenin kim olacağını merak ediyordu doğrusu. Tokmağı yavaşça çevirip, kapıyı kendine çektiğinde gördüğüne şaşırmamıştı. Kardeşi tabii ki, ondan başka kim bilebilirdi ki aralarındaki şifreyi? Müdüre olmak Ravenclaw aklını da götürmüştü anlaşılan. Yüzüne her zamanki mütevazı gülümsemesini kondurarak içeri davet etti kardeşini. Her gördüğünde göğsünün kabarması gibi, yine gururlandırmıştı onun varlığı Nadia'yı. Müdüre Nadia'nın başarılı kardeşi James Caliente. " Hoşgeldin kardeşim. Görüşmeyeli ne kadar uzun zaman oldu... " diyerek gülümsedi Nadia. Kardeşini masanın önündeki deri koltuğa davet ederek, koltuğuna yerleşti.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Archill Thomas Caliente
░Emekli Hogwarts Müdürü ░
░Emekli Hogwarts Müdürü ░
Archill Thomas Caliente


Mesaj Sayısı : 2864
Doğum tarihi : 24/12/90
Yaş : 33
Mücadele Tarafı : Aydınlık~
Sihirsel Soy : Safkan~
Kayıt tarihi : 23/04/09

Bilgiler
Quidditch Mevkiî:
Rpg Puanı:
Yeniden Hogwarts Left_bar_bleue100/100Yeniden Hogwarts Empty_bar_bleue  (100/100)
Düello Gücü:
Yeniden Hogwarts Left_bar_bleue50/60Yeniden Hogwarts Empty_bar_bleue  (50/60)

Yeniden Hogwarts Empty
MesajKonu: Geri: Yeniden Hogwarts   Yeniden Hogwarts Icon_minitimeÇarş. Haz. 16, 2010 10:49 am



Karanlığın yuttuğu Hogmeade Meydanı’nın sakinleri ılık bir sonbahar akşamının tadını çıkarıyordu. Barlardan yükselen kahkahalara gecenin olağan sesleri karışıyor, gayet ritmik, hoş bir harmoni oluşturuyordu. Sonra bir göz kırpma süresi içerinde birkaç şey birden oldu. Önce gürültülü bir şak sesi harmoniyi bozdu; sonrasında da sanki karanlık katılaşıyormuş gibi bir görüntü oluştu. Hemen ardından da genç bir adam nefes nefese meydanın ortasında belirdi. Hemen kendini toparlayan James etrafına şöyle bir bakındı ve pelerinine daha da sıkı sarılarak hızlı adımlarla ilerlemeye başladı. Bir yandan da çevresine bakmayı sürdürüyordu. Yürüdüğü süre içerisinde önüne kimse çıkmadı. Sadece sesler vardı ve seslerinde kesinlikle iki yanına dizilmiş şirin barlardan geldiğine emindi. Bu düşünceyle içi rahatlayan James yürümeyi sürdürdü. Birkaç dakika içinde de binalar seyrekleşip yerini dar bir patikaya bıraktı. Hiç tereddüt etmeden yürümeye devam etti, gitmek istediği yerin patikanın sonunda olduğunu biliyordu. Ve sonunda onu gördü. Muhteşem görüntüsüyle Hogwarts karşısındaydı işte. Buraya özellikle gece gelmeyi tercih etmesinin sebeplerinden biri de bu muhteşem manzaraydı. Karanlığın içinde bir inci misali parıldayan ihtişamlı şatonun baş döndüren, çok farklı bir büyüsü vardı onun üzerinde. Birkaç dakika bir tepenin üzerinde sabit durup Hogwarts’ı izlemeden edemedi. Ama sonra karanlık düşünceler aklını bulandırıp Hogwarts’ın yanan bir görüntüsü gözünün önünde canlanınca başını çevirip yoluna devam etti. Yürürken bir yandan da kendi iç sesiyle savaşıyordu. Asla böyle bir şey olmayacağı konusunda kendini ikna etme çabalarında bir türlü başarılı olamadı. Ama Hogwarts’ın o devasa büyüklükteki aşina kapısı görününce bütün düşüncelerini unuttu. Hemen asasını kaldırıp salladı ve asanın ucundan gümüşi bir aslan fırlayıp kapıya doğru hızlıca koşmaya başladı. Hogwarts’ın devasa büyüklükteki kapısına ulaştığında bekçi onu bekliyordu. Elinde yüzünün pek az kısmını aydınlatan bir gaz lambası tutuyordu. Ve anlaşılan o ki biraz endişelenmişti. James bekçinin o haline pek de aldırış etmedi. Birkaç sakin adım daha atıp kapıya iyice yaklaştı ve yüzünü görebilmesi için kafasını ışığa doğru uzattı. “ İyi akşamlar Tom. Umarım misafir kabul ediyorsunuzdur hala. ” Kendini biraz zorlayıp hafifçe gülümsedi. Tom ise hiçbir tepki vermeden öylece durup birkaç saniye, ifadesiz bir şekilde yeni gelenin yüzüne bakmayı sürdürdü. Sonra düşman olmadığına karar vermiş olacak ki zaten elinde tuttuğu asasını hafifçe salladı ve garip bir mekanik takırtıyla kapılar ardına kadar açıldı. James tek bir adımda kapıyı geçti ve arkasına bakmadan doğruca şatoya yöneldi. İşte yine yuvasındaydı.
~~
Sonunda değişken merdivenleri de geçmiş müdürenin odasının bulunduğu koridora ulaşmıştı. Koridora göz gezdirdiğinde kendi öğrencilik döneminden beri hiç değişmediğini fark etti. Tablolar bile aynıydı. Yanından geçerken tablolardan birinde oturan tombul bir kadın heyecanla ona el salladı. James hafif bir baş selamıyla ona teşekkür etti ve yürümeyi sürdürdü. Birkaç saniye sonra da taştan heykel karşıladı onu. İyice yaklaştı ve bir süre ne yapması gerektiğini düşündü. Şifreyi tabii ki bilmiyordu ve bu işleri biraz karıştırıyordu. Sonra ani bir kararla dudaklarını araladı ve net bir sesle heykele doğru seslendi. “ Adım James Dean Caliente. Baş Seherbazım ve müsaitse müdire hanımla görüşmek istiyorum. ” Biraz bekledi, bir şey olmayınca da hayal kırıklığıyla geri döndü. Ama heykel tam o sırada hareketlenip sarmal merdivenlerini açığa çıkardı. James hemen merdivenlere adımını atıp kapı görünene kadar bekledi. Kapıyı görünce de bir adım daha atıp hedefine ulaştı. Kapıyı iki kez tıklattı ve ablasının şifreyi anlayıp kapıyı açmasını bekledi. Tam beklediği gibi birkaç saniye sonra kapı ardına kadar açıldı ve o bilindik sima karşıladı onu. Yüzünde kocaman bir gülümsemeyle ona bakıyordu. James de hafifçe gülümseyip ablasının daveti üzerine içeriye girdi ve yine onun yönlendirmesiyle hemen masasının önünde duran iki koltuktan birine kuruldu. Hala gözleri ablasının üzerindeydi ve yüzünde muzip bir gülümseme vardı. “ Evet, uzun zaman oldu Bayan Caliente. Duydum ki müdire olmuşsunuz. Bir uğrayıp tebrik edeyim dedim. ” Aslında ablasına hiç soy ismiyle hitap etmezdi ama bu akşam canı biraz eğlenmek istiyordu. Ve ablasının yanında kendini biraz çocuk gibi hissediyordu hala. Gülümsemesini genişletip konuşmayı sürdürdü. Şimdi sesinden çok eğlendiği açıkça anlaşılabiliyordu. “ Eh ne de olsa bir müdüre kardeşi olmak her büyücüye nasip olmaz değil mi? Kendimi o kadar şanslı hissediyorum ki… ” Gözlerini kısıp yüzünü garip bir şekle soktu. Bu hareketi üzerine odadaki birçok tablodan onaylamaz mırıltılar yükselti. Anlaşılan o ki bir Hogwarts müdüresiyle böyle ciddiyetsizce konuşulması hoşlarına gitmemişti. James en yakınında asılı duran son müdüre muzipçe göz kırptı ve gözlerini tekrar ablasına dikti. Onu gerçekten özlemişti…

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://phoenix-ro.yetkin-forum.com
 
Yeniden Hogwarts
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Yeniden, Hogwarts
» Hogwarts, Hogwarts geldik sana.
» Yeniden Ayakta. 7
» Yeniden...
» Yeniden Ayakta. 9

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Phoenix ! ~ Harry Potter Rpg ::  ||| Başlangıç :: RPG İçi-
Buraya geçin: