Phoenix ! ~ Harry Potter Rpg
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaEski ParşömenLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Salon

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
Barty Jack Widmore
Karanlık Büyücü
Karanlık Büyücü
Barty Jack Widmore


Mesaj Sayısı : 443
Mücadele Tarafı : Widmore
Kayıt tarihi : 28/04/09

Bilgiler
Quidditch Mevkiî:
Rpg Puanı:
Salon Left_bar_bleue95/100Salon Empty_bar_bleue  (95/100)
Düello Gücü:
Salon Left_bar_bleue0/0Salon Empty_bar_bleue  (0/0)

Salon Empty
MesajKonu: Salon   Salon Icon_minitimePaz Haz. 21, 2009 4:53 pm

Eve girdiğiniz anda karşınıza çıkan ilk yerdir. Geniş bir şömine hem odayı ısıtmakta hem de aydınlatmaktadır. Şöminenin hemen karşısındaki rahat koltuklar ise keyif çatmak için bire birdir. Salonda sadelik ön planda olsa da aile yemeklerinin yapıldığı çok uzun bir masanın bulunduğu bölüm çok şık ve zengince tasarlanmıştır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Barty Jack Widmore
Karanlık Büyücü
Karanlık Büyücü
Barty Jack Widmore


Mesaj Sayısı : 443
Mücadele Tarafı : Widmore
Kayıt tarihi : 28/04/09

Bilgiler
Quidditch Mevkiî:
Rpg Puanı:
Salon Left_bar_bleue95/100Salon Empty_bar_bleue  (95/100)
Düello Gücü:
Salon Left_bar_bleue0/0Salon Empty_bar_bleue  (0/0)

Salon Empty
MesajKonu: Geri: Salon   Salon Icon_minitimePaz Haz. 21, 2009 9:15 pm

Yorucu bir günü terk eden güneşin hafif aydınlığı altında cüppesini giymiş yavaş adımlarla yürüyordu Barty. Londra sokaklarında onu gören tüm mugglelar bu garip giyinişli adama dönüp dönüp bakıyordu. Ama elleri cüppesinde sadece yere bakarak yürüyen adamın umrunda bile değildi bu durum. Yürürken bir cebinden çıkarttığı purosunu diğer bir cebinden çıkarttığı zippoyla ateşledi. Çıkan dumanlar artık güneşin vazifesini üstlenmiş sokak lambaları altında bembeyaz bir şekilde havaya yayılıyordu. Yaklaşık on beş dakikadır yürümenin verdiği bıkkınla olsa gerek adımlarını hızlandırmıştı. Hemen yanındaki karanlık sokağa girerek aniden buharlaştı. Onun arkasından koşarak sokağa bir adam daha girmişti. Barty'i gözleriyle ararken arkasında hissettiği sıcaklık ve bir an için gördüğü göz kamaştırıcı parıltıyla çöp konteynırına çarptıktan sonra yerde çığlık çığlığa kaldı. Birkaç dakika sonra acısı dinmiş fakat vücudu harap olmuştu. Barty gözlerinden ateş saçarak yerde yatan zavallıya bakıyordu. Adam ani bir hamleyle kendi asasına ulaşmaya çalışsada yüzüne inen bir tekmeyle yerdeki lağım suyuna kafasını çarptı. Barty hiç acımadan yerdeki kaşı açılmış kafayı saçlarından kavrayarak yukarı doğru çekti.

-- Neden beni takip ediyorsun ?

Adam bu sorunun üstüne gülmeye başlamıştı. Onun kahkahaları Barty'i biraz daha delirtiyordu. Tuttuğu kafayı tüm gücüyle yanında duran duvara geçirdi. Adam artık hareket edemez bir hal almasına rağmen hala gülüyordu. Barty adamı tekrar kafasından kavrayarak kendine doğru çekti.

-- Zavallısın..

Ardından konsantre olarak karşısındaki düşüncelere hükmetmeye başladı. Anılar arasında kayıp giderken hiçbir engellemenin olmayışı işini kolaylaştırıyordu. Evet bulmuştu. Tamda tahmin ettiği gibi eskiden dalaştığı ve azkabana tıktığı birkaç salağın adamlarıydı bunlar. Tekrar yeryüzüne döndüğünde kavradığı saçı bıraktı..

-- Ben de bir tehlike var sanmıştım.

Sözleri bitince attığı kahkaha ve onunla beraber parlayan yeşil ışığın ardından kayboldu.. Evine vardığında oldukça yorulmuştu. Sanki viskiye susamış gibiydi. Kapıyı arkasından kapattıktan sonra direk az ötesindeki koltuğa gömüldü. Asasını uyuşuk bir hareketle sallayarak tavanda uçuşan mumların yarısını alevlendirdi. Koltuğun yanında duran viski şişesinin kapağını açıp fırlattıktan sonra küçük bir bardağa doldurarak yudumlamaya başladı. Francesca bu günlerde gelecekti. Keşke şimdi gelebilse diye geçiriyordu içinden.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Francesca Alexis Widmore
Büyüceşura Başhâkimi
Büyüceşura Başhâkimi
Francesca Alexis Widmore


Mesaj Sayısı : 22
Kayıt tarihi : 08/05/09

Bilgiler
Quidditch Mevkiî:
Rpg Puanı:
Salon Left_bar_bleue100/100Salon Empty_bar_bleue  (100/100)
Düello Gücü:
Salon Left_bar_bleue0/0Salon Empty_bar_bleue  (0/0)

Salon Empty
MesajKonu: Geri: Salon   Salon Icon_minitimePaz Haz. 21, 2009 10:09 pm

Herşey yaklaşık iki hafta altı gün önce başlamıştı. Yavaş adımlarla St. Angles caddesinde ilerliyordum. Altımdaki BMW'yi kolaylıkla park edebilmiş, park ücretini sterlin olarak ödemiş, hiç bir sorunla karşılaşmamıştım. Ahh evet kesinlikle pek çok değişklik vardı bende. Alev alev yanan saçlarım sadece çekirdeğin kabuğu gibiydi. Asıl değişim fiziksel değil zihinseldi. Sihir dünyası muhtemel savaşlarından birisini daha vermişti. Lady kavramı büyü tarihinden kaldırılmıştı. Artık Hogwarts'tan fırlama bir yeniyetme değildim. Kim için canımı verecektim ki? Karsılığında bana ne sağlayacaktı bu? Sırf heyecan olsun diye giriştiğim işler geliyordu aklıma. Saçmalık. Herkese tepeden bakarken nasıl oluyor da bir istisnanın ayaklarına kapanabiliyordum. Bunca sene aklım neredeymiş kestiremiyordum. Nereye vardığı belli olmayan sisli bir tepeye tırmanıyormuşum aslında. Tepenin ardında umduğum şeyleri bulacağımı düşünmüşüm. Beni uyuşturan sis ise tepenin ardındaki kurak çölü gizliyormuş. Neyseki kendimi bu uğurda harcamadan derin ve büyüleyici uykudan uyanmıştım. Görünüşümdeki değişiklik asıl olan içimdeki değişimin bir yansımasıydı belki de. Yinede beni, noelde çam ağacı süsleyip ilahi mırıldanırken duyamayacaktı hiçkimse. Barty'nin soyadını alıp, düzenli bir ev hayatı yaşamaya başlamış olsam bile. Gerçi Barty ve benim düzenli yaşamım pek çok kişi için sıradışıydı. Ama biz buna aldırmıyorduk.

Görev nedeniyle muggle semtlerinde daha fazla cirit atar olmuştum. Arasıra bakanlıktan ayrılmayı düşünmüyor değildim ama bırakayım da inceldiği yerden kopsun diye teselli ediyordum kendimi. Yoğun ingiliz aksanının yükseldiği caddede muggle'lara gülümseyebilmek için kasılan çene kaslarım isyan ediyordu. Aldırış etmeden ilerlemeye devam ettiğim. Arabayı parkettiğim sokağa varmıştım sonunda. Yüksek topuklu ayakkabımın periyodik -tıkk- sesleri bir anda bıçak gibi kesildi. Bir gazete parçası rüzgardan yönün şaşırarak tam önümdeki sokak lambasının direğine dolandı. Beni durduran şey bu değildi. Ufak bir hareket sezmiştim sanki. Gazete olduğunu düşündüğüm kağıt parçasına uzandım. Bu bir duyuruydu ama bu aleme ait değildi. Sarışın kaslı bir büyücü son sürat süpürgesiyle ufak altın parıltıyı kovalıyordu. Altında ise büyük bir manşet. "Quidditch Dünya Şampiyonası 09" Kağıt parçasını katlayıp cebime yerleştirirken etrafı kolaçan ettim. BMW'nin otomatik kilidini açarken bu ilanın buraya nasıl geldiğini değil şampiyonaya ne zaman bilet alacağımı düşünüyordum.

İşte o günden sonra yaklaşık üç hafta geçmişti. Ev sahibi ülke İzlanda'da geçen adrenalin dolu yirmi gün. Barty'siz gitmek içimi burkmuştu. Onunla Slytherin'de oynadığımız zamanlardaki takım ruhu bendeki bu kırgınlığı tetiklemişti. Ama Barty artık Sihir Bakanı'ydı. İstediği zaman çekip gidemezdi, büyük sorumlulukları vardı. Hoş hangi zihniyet Barty'yi bakan olarak düşünmüştü bunu aklım almıyordu. Onun çoğu zaman bunaldığını biliyordum. İşte bu yüzden tatili kısa kesmek istemiştim. Yatak odasına cisimlendiğimde Barty'nin evde olacağını düşünüyordum. Pratikte cisimlenme birkaç saniye sürerken, bu kadar uzun mesafe katetmek bir büyücüyü gerçekten zorluyordu. Yavaş adımlarla salona ilerlerken Barty'nin titreşen gölgesini gördüm. Arkadan koltuğa yaklaşana kadar beni farketmesini istemiyordum. Parmak uçlarımda ilerledim. Barty'nin elindeki kristal parıltı gözlerimi almıştı. Sonunda koltuğa vardığımda ani bir hareketle Barty'nin elindeki kadehi kaptım. "Ahh evet gerçekten susamıştım." Kadehten büyük bir yudum aldıktan sonra onun arkasını dönmesine fırsat vermeden başımı aşağıya uzattım, saçlarım yerçekimine ayak uyduruyordu. Dudaklarımı, kan beynime dolarken o sıcak dudaklara bastırdım.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Barty Jack Widmore
Karanlık Büyücü
Karanlık Büyücü
Barty Jack Widmore


Mesaj Sayısı : 443
Mücadele Tarafı : Widmore
Kayıt tarihi : 28/04/09

Bilgiler
Quidditch Mevkiî:
Rpg Puanı:
Salon Left_bar_bleue95/100Salon Empty_bar_bleue  (95/100)
Düello Gücü:
Salon Left_bar_bleue0/0Salon Empty_bar_bleue  (0/0)

Salon Empty
MesajKonu: Geri: Salon   Salon Icon_minitimePaz Haz. 21, 2009 11:11 pm

Hogwarts'da geçen yıllar birbirini kovalamıştı. Son sene gelip çattığında içinde hissettiği burukluk , sevinci o denli bastırıyordu ki mezun olmayı istemiyordu Barty. Okul bitince gidecek bir evi bile yoktu. Tek istediği hayatını çalan babasına işkence edebilmekti. Evet belki de bu amaç için mezun olabilirdi. Onu da öldürünce kendine düzensiz bir hayat kurup bir meslek edinebilirdi. Aslında bar açmak istiyordu ama harcayacak parası bile yoktu cebinde. Sıkıntılı düşünceleri kulağında yankılanan seslerle beraber kafasından uçup gitti. Elinde süpergesi karşısında ise altı kişi duruyordu. Birazdan Gryffindor maçına çıkacaklardı ve herkesin ne kadar heycanla bu maçı beklediğini biliyordu. Barty kovalayıcı olarak oynuyordu. En iyi yaptığı iş bu olduğundan diğer mevkilerde hiç oynamamıştı bile. Geçen sene kaptan seçildiğinden beri çoğu maçı kazandırmıştı takımına. Tüm oyuncular sözlerine bağlıydı ve Slytherin binasının en iyileriydi. Profesör'ün düdüğü duyulduğunda Barty tekrar önünde oturmuş olan altı arkadaşına baktı.

-- Yıllardır değişmeyen tek şey oldu biliyorsunuz.. Gryffindora karşı galibiyetimiz uzun süredir yok.. Ama biz farklıyız. Hogwarts'ın görüp görebileceği en iyi takımız. Hadi şunları sahaya gömelim!

Sözlerinin ardından soyunma odasında başlayan bağırışlar arasında herkes süpürgesine binmiş ve sahaya çıkmaya başlamıştı. Tüm Hogwarts burada olmalıydı. Çığlıklar o kadar güçlüydü ki takım arkadaşlarına nasıl taktik vereceğini şimdiden düşünmeye başlamıştı Barty. İki binanında kaptanları Profesör'ün yanında tokalaştıktan sonra yerdeki küçük sandıktan bırakılan dört topla beraber oyun başladı.
Quaffle'ı ilk kapan Gryffindor'dan Anné adında bir piliç olmuştu. Barty Frank'e indir onu diye bağırmaya başlamıştı. Frank Barty'nin şu ana kadar gördüğü en iyi vuruculardandı. Ama bu sefer yolladığı bludger Anné'nin yemini yutarak üstünden geçip gitti. Francesca çok hızlı bir şekilde Anné'nin arkasına yaklaşıyordu. Slytherin tarihindeki en çılgın kovalayıcı , en ateşli hatun ve Barty'nin sevgilisiydi. Anné'yle yan yana geldiklerinde kıza çarpmasıyla quaffle havada serbest kaldı ve Francesca'nın kollarına geldi. Şimdi saldıran taraf zümrüt yeşiliyle parlayan takımdı. Francesca kendisine doğru gelen iki iri yarı Gryffindor'luyu görünce topu solunda hızlıca giden Barty'e fırlatarak iki adamın üstünden geçti. Artık önü boşalmıştı ve topu alsa sayı yapabilirdi. Barty bunu görebilmişti fakat topu atacağı sırada göz göze geldiği bludgerden kaçabilmek için ters dönerken quaffle tekrar Gryffindor'a geçti. Bu işe yeterince sinir olmuştu. Tekrar süpürgesini düzelterek Frank'in yanına gitti ve sopayı elinden çekerek aldı. Üzerine doğru gelen bludgere hızlıca geçirerek demin topu çalan Brad'i kolundan vurdu. Brad çığlık atarak toprak zemine düşerken top tekrar Francesca'ya geçmişti. Hızlıca ilerliyordu topla beraber. Demin karşısına geçen iri çocuk şimdi de karşıdan hızla ona doğru geliyordu. Francesca zafer edasıyla bir gülümseme atarak çarpışacakları sırada topu havaya fırlattı ve çocuğun şaşkın bakışları arasında yanından geçip tekrar quaffle'ı sardı. Artık karşısında sadece üç halka ve iki oyuncu kalmıştı. Bir de sağ tarafında hızlıca ilerleyen Barty.. Francesca halkalara yaklaştıkça hem tutucu hem de defansta duran Gryffindorlu ona doğru hamle yapıyorlardı. Uygun zaman geldiğinde bomboş olan Barty'e fırlattı topu. Fakat tutucunun parmaklarına değen quaffle yükseklik kazandı. Barty'nin ulaşamayacağı seviyeye yükselmişti bordo renkteki top. Herkesin şaşkın bakışları arasında Barty süpürgesinden ileriye atlayarak topa ayağıyla dokundu ve sayı yaptı. Ama sayı yapıp yapmadığını görecek vakti olmamıştı. O yükseklikten hızlıca yere düşmeye başlamıştı. Yerdeki kuma çarptığında bileğindeki acı kırıldığını haber ediyordu adeta. O maçtan son hatırladığı anısı buydu. Daha sonra gözlerini hastahane kanadında Francesca'nın gözlerine bakarken açmıştı. O gün şampiyon olabilmişlerdi. Maçtaki hiçbir Slytherinlinin unutamayacağı bir karşılaşma olarak anılarında kalmıştı.

O günden beri Quddittch'den nefret edeceğini hiç düşünmemişti Barty. Fakat şimdi Francesca'yla ikisini ayıran bir oyun olmuştu. Lanet bakanlıktaki görevler. Elindeki viski şişesinin kaymasıyla asasına hamle etmesi ardından ise o özlediği sımsıcak dudaklarla buluşması bir olmuştu. Gözlerini hafifçe yarılarken karşısında sevgilisini görmek uzun zamandır vücudunu çevreleyen karanlığı sıyırıp atmıştı. Barty eşini belinden kavrayarak koltuğa , üstüne , çekti. Dudaklarını ayırarak sanki bir ömürdür görmediği surata baktı.

-- Seni çok özledim..

Çok alçak sesle sölediği sözler ardından tekrar sıccacık dudaklara yapıştı. Anlatacak o kadar çok şeyi vardı ki. Ama Francesca'nın daha çok olmalıydı. Gözlerini kıskanç bir şekilde kısarak konuşmaya başladı.

-- Lanet Quiddittch nasıldı bakalım ?

Hayatını verdiği bu spora böle laflar edeceği aklına bile gelmezdi ama söledikleri aklından geçen en edepli sözlerdi. Tekrar sevgilisinin dudaklarına yapıştıktan kısa bir süre sonra anlatmasına fırsat vermek için ayrıldı. Sonunda gelmişti uzun süredir beklediği günler. İçinden derin bir of çekerken eşinin sözlerini dinlemeye başladı.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Salon
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Salon
» ~ Büyük Salon ~
» ~ Salon"
» ~ Büyük Salon

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Phoenix ! ~ Harry Potter Rpg ::  ||| Başlangıç :: RPG İçi-
Buraya geçin: