Phoenix ! ~ Harry Potter Rpg
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaEski ParşömenLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Çakıl Taşları

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
Elmas Yücel
Hufflepuff II. Sınıf
Hufflepuff II. Sınıf
Elmas Yücel


Mesaj Sayısı : 150
Doğum tarihi : 30/08/93
Yaş : 30
Sihirsel Soy : Muggle Doğumlu
Evcil Hayvanı : Mr.Kulito / kedisi
Kayıt tarihi : 15/05/11

Bilgiler
Quidditch Mevkiî:
Rpg Puanı:
Çakıl Taşları Left_bar_bleue100/100Çakıl Taşları Empty_bar_bleue  (100/100)
Düello Gücü:
Çakıl Taşları Left_bar_bleue0/0Çakıl Taşları Empty_bar_bleue  (0/0)

Çakıl Taşları Empty
MesajKonu: Çakıl Taşları   Çakıl Taşları Icon_minitimePaz Mayıs 15, 2011 7:13 pm


Çakıl Taşları 53f2f717
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Elmas Yücel
Hufflepuff II. Sınıf
Hufflepuff II. Sınıf
Elmas Yücel


Mesaj Sayısı : 150
Doğum tarihi : 30/08/93
Yaş : 30
Sihirsel Soy : Muggle Doğumlu
Evcil Hayvanı : Mr.Kulito / kedisi
Kayıt tarihi : 15/05/11

Bilgiler
Quidditch Mevkiî:
Rpg Puanı:
Çakıl Taşları Left_bar_bleue100/100Çakıl Taşları Empty_bar_bleue  (100/100)
Düello Gücü:
Çakıl Taşları Left_bar_bleue0/0Çakıl Taşları Empty_bar_bleue  (0/0)

Çakıl Taşları Empty
MesajKonu: Geri: Çakıl Taşları   Çakıl Taşları Icon_minitimePaz Mayıs 15, 2011 7:38 pm

    Babetlerimi çıkartmış Godric’s Hollow’un sessiz sokaklarında yürüyordum. Elimde tuttuğum babetleri o gün bana çok fazla geliyordu. Ayaklarımın altında toprağı hissetmek, kum tanelerinin pütürlüğünün tadına varmak istiyordum. Birkaç adım daha attım ve uzun sarı eteğimi havalandırırcasına olduğum yerde bir kere döndüm. Bu güzel günde eğlence dışında bir şey düşünmüyordum. Güneş ağaçların ve evlerin arasından bana büyük bir gülümsemeyle bakıyordu. Gökyüzünde tek bir bulut yoktu. Evlerin kiremit kaplı çatıları sanki ışıldıyordu. Gözlerimi pencerelerden birine çevirdiğimde parlayan cam yüzünden gözüm sulandı. Kırpıştırdığım mavi gözlerimi sonunda kocaman açarak yerde duran papatyaya baktım. Papatyanın elbisemle çok güzel olacağını düşünüyordum; ama doğanın dengesini bozmak istemediğimden koparmaya cesaretim yoktu. Çünkü ben kelebek kanununa sonuna kadar inanan biriydim. Eğer geçmiş zamanda bir tek kelebeği ezmiş bile olsak evrimi önlemiş olabilirdik. Bu yüzden büyücü kanından tut mugglelara kadar her şey yok olabilirdi. Güzel papatyayı arkamda bırakarak koşmaya başladım. Kütüphaneye gidip bir şeyler okumak istiyordum. Özellikle kırlar, çiçekler, bahar, güneş hakkında şeyler. İnsanların yaptığı iyilikler veya en çok eğlenebileceğimiz zamanlar hakkında. Belki geçmişi görmek için ufak bir büyü bile öğrenebilirdim. Bunun heyecanıyla birlikte adımları hızlandırdım. İleride geldiğimde yol biraz daha engebeli olmaya başlamıştı. Babetlerimi ayağıma giydim ve kütüphaneye doğru koşmaya başladım. Birkaç saniyenin sonunda kütüphanenin önüne varmıştım. Hızla içeri girdim. İçerisi çok güzeldi. Kitap kokuları her yana saçılmıştı. Biraz ilerleyince masalardan birinde kitap okuyan Fabio’yu gördüm. Başını öne eğmiş dünyayı umursamıyordu. Ses çıkartmadan arkasına dolandım, ellerimi gözlerine sardım. Tok; ama kitap okuyanları rahatsız etmeyecek bir sesle sorumu sordum.
    ‘ Bil bakalım ben kimim? ‘
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Fabio Ivan
Vampir
Vampir



Mesaj Sayısı : 10
Mücadele Tarafı : Çıkarları.
Sihirsel Soy : Safkan.
Kayıt tarihi : 14/05/11

Çakıl Taşları Empty
MesajKonu: Geri: Çakıl Taşları   Çakıl Taşları Icon_minitimePaz Mayıs 15, 2011 9:00 pm

    Yıldızların sonsuzluğa kaçtığı gündüz vakitlerinden birindeydi. Güneş gökyüzündeki otoritesini sağlamış, canlılara yaşam dağıtıyordu. Papatyaların ünlendiği şu mevsimde Godric's Hallow ayrı bir güzel oluyordu. Hufflepuff'ın büyüsü çiçeklere,böceklere ve tüm doğaya can veriyordu. Kaldırımlara yığılmış grimsi ve pürüzlü kayaların doğallıklarıyla mükemmelliğin zirvesine taşınmıştı caddeler. Ama hasretin atmosfere karışmasıyla tüm bu güzellik unutuluyordu ve acı tatil sürekli kendini yeniliyordu. Dördüncü sınıfın başlangıcında kaptırmıştı kalbini Heather'a. Maalesef dökememişti hislerini ona karşı. Tatilide ondan uzakta Godric's Hollow'da ailesiyle birlikte geçirecekti. Heather'ın ailesi ise evrenin diğer ucu denilebilecek kadar uzaktaydı. Tepenin üzerine kurulmuş antik bir kütüphanede zaman geçiriyordu. Kitaplara kendi vermiş neredeyse onlarla bütünleşmişti. Tozlu raflar, kitaplar hatta görevliler onun sorununu anlayamıyordu zaten oda anlatamazdı. Küflenmiş sandalyesinde oturuyordu rahatsızca. Göz kasları kitap okumaktan yorulmuş olmalıki gözleri kapanmak üzereydi. Saliseler arasındaki oyun çabuk bitse gerek bir anda narin parmaklarla tüm görüş açısı kapandı Fabio'nun. Parmaklar o kadar yumuşak ve kibardıki adeta meleklerden çalınmıştı. Göz kapaklarındaki narin mühür açıldığında, gözlerine inanamamıştı. Bütün tatil boyunca özlemini çektiği, Heather'dı. İlginç sorusuna ise ' Büyükanne sen misin? ' diye alaylı bir biçimde cevap verdi.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Elmas Yücel
Hufflepuff II. Sınıf
Hufflepuff II. Sınıf
Elmas Yücel


Mesaj Sayısı : 150
Doğum tarihi : 30/08/93
Yaş : 30
Sihirsel Soy : Muggle Doğumlu
Evcil Hayvanı : Mr.Kulito / kedisi
Kayıt tarihi : 15/05/11

Bilgiler
Quidditch Mevkiî:
Rpg Puanı:
Çakıl Taşları Left_bar_bleue100/100Çakıl Taşları Empty_bar_bleue  (100/100)
Düello Gücü:
Çakıl Taşları Left_bar_bleue0/0Çakıl Taşları Empty_bar_bleue  (0/0)

Çakıl Taşları Empty
MesajKonu: Geri: Çakıl Taşları   Çakıl Taşları Icon_minitimePaz Mayıs 15, 2011 9:36 pm


    Çocuğun merakla arkasını dönmesiyle bir adım geri çekildim. Gözlerini gördüğümde gözlerimi mutlulukla ona diktim. Sarı kıvırcık saçları, mavi gözleri ve bebeksi gamzeleri hiç değişmemişti. Gülen yüzünde beliren gamzeleri çok seviyordum. Bu yüzden onu çok seviyordum. Gülmesini en iyi insanlardan biriydi çünkü. Gözlerimi kocaman açarak dudaklarımı yukarı büzdüm. Fabio sorumu yanıtladığındaysa büzülen dudaklarım açılarak bir kahkaha attım; ama kütüphanede olduğumuzu hatırlayarak hemen dudağımı ısırdım. Bu durumdan eğlenmiş olacaktı ki Fabio’nun da yüzü gülüyordu. Kütüphanecinin bize olan bakışları yüzünden olu kolundan yakaladım ve arka tarafa çektim. Buralara kimse uğramazdı. Tozlu raflar arasında bir yere bağdaş kurarak oturdum ve kısık olmasına özen göstererek ‘ Neler yapıyorsun? Nasılsın? Çok özledim. ‘ diye sorularımı ve özlemimi sıraladım. Gözlerimi yere doğru indirerek utanmış bir biçimde ileri baktım. Gerçekten onu çok özlediğimi belli etmiştim sanırım. Bir yıldır durmadan beraber takılıyorduk; ama arkadaştan ileri gitmeye cesaret edememiştim. Onun da böyle bir şey isteyip istemediğinden emin olamıyordum. Bu yüzden çenemi kapatıp arkadaş olarak takılıyordum. Genede böyle anlarda heyecanıma yenik düşerek bocalıyordum.

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Fabio Ivan
Vampir
Vampir



Mesaj Sayısı : 10
Mücadele Tarafı : Çıkarları.
Sihirsel Soy : Safkan.
Kayıt tarihi : 14/05/11

Çakıl Taşları Empty
MesajKonu: Geri: Çakıl Taşları   Çakıl Taşları Icon_minitimePtsi Mayıs 16, 2011 7:38 pm

    Kitapların odunsu kokuları sinmişti atmosferin en derin tabakasına. Kütüphanede olduklarını ancak bu koku hatırlatabilmişti onlara. Fısıldarcasına kahkaha attılar, herkesin bakışlarına rağmen. Ona hediye ettiği kolyeye sabitlemişti deniz mavisi gözlerini. Sevmese de yüzünde oluşan tebessümü gamzelerini ilk kez etkileyebilmişti Heather'i gamzeleriyle. Aşkı kalbinin ahenkli atışlarıyla hissedebilmişti yüreğinde. Heather ona beni takip et dercesine baktı ve kütüphanenin tozlu bölümlerine doğru koştu. Gözlerini ayıramıyordu aşık olduğu kızın eşsiz gözlerinden. Kızın ağzından sözcükler ansızın çıkıverdi. Özlediğini belirtmişti açıkça ki buda Fabio'yu derinden etkilemişti. Kütüphanenin gizemli sırlarının olduğu bölüme nefeslerinin yettiği kadar koşabilmişlerdi. Fabio uzun süredir kütüphanede zaman geçirmesine rağmen bu bölümü hiç görmemişti. Rafların arasından üstü tozlarla kaplı bir kitabı aldı ve usulca açtı. Kitabın büyük bir sanatçının el yazmasıydı ancak yazılanlar Latince olduğu için pek bir şey anlamadı. Kitabın yıpranmış yapraklarını birer geziyordu ancak ne bir resim ne de büyücülere ait bir lisan vardı. Neredeyse kitabın ortalarına gelmişti ve hala anlayabilecekleri bir şey yoktu. Issız bir adaya düşmüş gibi hissediyordu kendini Fabio. Bir anlığına yanında olan Heather’i çıkarıvermişti aklından. Kalbinin çarpmasından anlamıştı Heather’in yanında olduğunu. Sesini kısarak bir şeyler fısıldadı.
    ‘ Latince biliyor musun? ’
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Elmas Yücel
Hufflepuff II. Sınıf
Hufflepuff II. Sınıf
Elmas Yücel


Mesaj Sayısı : 150
Doğum tarihi : 30/08/93
Yaş : 30
Sihirsel Soy : Muggle Doğumlu
Evcil Hayvanı : Mr.Kulito / kedisi
Kayıt tarihi : 15/05/11

Bilgiler
Quidditch Mevkiî:
Rpg Puanı:
Çakıl Taşları Left_bar_bleue100/100Çakıl Taşları Empty_bar_bleue  (100/100)
Düello Gücü:
Çakıl Taşları Left_bar_bleue0/0Çakıl Taşları Empty_bar_bleue  (0/0)

Çakıl Taşları Empty
MesajKonu: Geri: Çakıl Taşları   Çakıl Taşları Icon_minitimeSalı Mayıs 17, 2011 3:57 pm

    Akrep ve yelkovan kendi aralarında dans ederken Fabio'nun yanında olmanın verdiği rahatlıkla saatlerdir gülümsüyordum. Onun da benimle birlikte gülümsediğini görmek çok hoşuma gidiyordu. Gözlerinin içine baktığımda maviliğin arasında kendi görüntümü görmek ve saatlerce orada hayallere dalabilmek istiyordum. Sonsuz güven duygusuyla ona sarılıp saatlerce uyuyabilmek istiyordum. Nefes alış verişini en yakından hissedebilmek, her şeyi konuşabilmek, beraber gülmek, belki beraber ağlamak... Onunla yapmak sitediğim o kadar çok şey vardı ki bu saatleri boşa harcadığımı ve hala ona hiçbir şey söyleyemediğimi düşündükçe deli oluyordum. Bu gün bir yolunu bulup mutlaka ona söyleyecektim. Hem etrafımızda benimle uğraşacak diğer insanlarda yoktu. Garipliklerimle kimse dalga geçmeyecekti ve Fabio bu durumdan hoşlanmazsa da aileme okulumu değiştirmelerini söyleyebilecektim. Sonuçta Hogwarts'ın açılmasına daha vardı. Bunu yaparsam kimse gerçekte neden ayrıldığımı da sorgulamayacak, arkamdan dedikodu yapamayacaktı. O yüzden en uygun zaman bu gündü. Eğer söyleyemezsem sonsuza dek susmaktan başka çarem de kalmayabilirdi. Düşüncelerimi bölen tatlı sese gülerek döndüm. O duymaktan milyon defa hoşlandığım sesin geldiği yöne bakarken ne dediğini anlamaya çalıştım. Latince mi? Elbet biliyorum. En azından biraz. Elinde tuttuğu kitabı kendime doğru çekerken biraz daha onun yanına doğru kaydım. Parfüm kokusunu alabilecek kadar yakındım artık. Kitabın ortasında duran garip turkuaz bir taş vardı. Taşın üzerinde ona dokunmam hakkında bir şeyler diyordu. Kitaba uymak için elimi uzattım; ama o anda Fabio'nun da taşa dokunduğunu görüm bir anlığına vazgeçtim. Derin bir nefes aldım ve heyecanla birkez daha elimi uzattım. Bu kez taşı tutmuştum. Fabio'nun eli çok yakınımdaydı. Yüksek sesle latince harfleri okumaya başladım.
    ' Pete locus. Rapuisti. Die nomen tuum. Let's patenter cogitationes. '

    Kütüphanede anlayamadığım bir rüzgar çıktı başta. Pencerelerin çarpma sesini duydum. Başta kitaba sarıldım, sonra farketmeden korkuyla Fabio'nun elini tuttum. Oturduğum zemin kaymaya başlıyordu. Fabio'nun eli ve kucağımda duran koca kitap haricinde bütün dünyam hareket ediyordu. Gözlerimi sıkıca kapattım ve cisimlenip kaçabilmek için büyülü sözleri söylemeye başladım; ama hiçbir işe yaramıyordu. Bütün dünya hala ayaklarımın altından kayıyordu. Kitapta okuduğum sözcüklerle birlikte aklıma gelen ilk yerin neresi olduğunu düşündüm başta. Yanımda Fabio'yu düşünmüştüm; ama yer olarak nereyi seçtiğimi bir türlü hatırlayamıyordum. Şimdiyse korkudan kocaman açılmış gözlerimle kitaba bakarak ne olduğunu anlamaya çalışıyordum. Kitapta latince sözlerin altında yazan karışık bir yazıya takıldı gözüm. Kitabtan ayrı olarak yazılmış bir yazıydı bu. Biri tarafından sonradan eklenmişti. Fabio'ya bakmak dahi istemiyordum. Sadece korkudan elini bırakamıyordum. Kitapta yazan notta ise dikkatli olmamızı yoksa kitabın bizi her yere götürebileceği yazıyordu. Bir anlık panikle kitabı elimden atmaya çalıştım; ama nedenini bilmediğim bir biçimde başaramadım. Gözlerim yeniden görüşüne kavuştuğundaysa olduğumuz yerin daha önce hiç gitmediğim bir orman olduğunu gördüm. Uzun ve ıssır bir ormandı. Oturduğumuz yerden tek duyulabilen kuş sesleriydi. Daha önce duymadığım kadar büyüleyici ve güzel kuş sesleri... Hala Fabio'nun elini bırakamamıştım. Korkula etrafa baktım. Gerçekten hiç alışık olmadığım bir yerdi. Bu garip ormana baktığımda aklıma gelen ilk şeyi sordum.
    ' Bu kitap bizi nereye getirdi? '
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Çakıl Taşları
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Phoenix ! ~ Harry Potter Rpg :: ||| Büyücü Dünyası :: Büyücü Köyleri :: Godric's Hollow :: Elia Kütüphanesi-
Buraya geçin: