Sylvain ~

Konu: Sylvain ~ C.tesi Kas. 21, 2009 2:05 am

Sylvain Solent
15
Fransa-Marsilya/ İngiltere-Hertfordshire
François Solent ~ Fransa-Marsilya
Valentine Solent ~ Fransa-Paris

Objektif olacağıma söz veriyorum. Gerçi ne zaman böyle söylesem bir şeyleri abarttığım görülmüştür ya neyse… Sylvain olarak gözlerimi dünyaya açtıktan birkaç saat sonra nefesim kesilmiş ve bir süre ölümü tatmışım. Ancak daha sonra babam beni kurtarabilmek için bildiği tüm büyüleri kullanmış. Bana göre abartıyor ama o, bu büyüleri yaparken çok zorlandığını söylüyor. Annemden de yardım isteyememiş, çünkü o sırada baygın bir şekilde yatıyormuş. Neden zorlandığını anlayamıyorum. Bana göre büyü yapmak oldukça basit. Gerçi babamın bir kofti olduğunu göz ardı edemem. Sonuç olarak, nefes almadığım birkaç saat boyunca babam ecel terleri dökmüş ve benden sonrakiler de benim gibi doğum sırasında uğraştırır diye başka çocuk istememiş. Annem ise her zaman için bir kızı olsun istemiş ve beni, bir oğlan olarak gördüğünde büyük hayal kırıklığı yaşamış. Ancak daha sonra bu duruma alışmış ve başlarda yaptığı gibi beni bir kız gibi yetiştirmekten vazgeçmiş. Babamın bundaki katkısı oldukça büyükmüş. Bana kalırsa, tam da bu noktada babam yalan söylüyor, ama onun dünyasını bozmak da istemiyorum. Ona göre öyleyse, öyle olsun bakalım. İkinci yaş günümde ise babam, annemi mutlu etmek için İngiltere’ye taşınacağımızı söylediğinde annemin mutluluğu somut bir hâl almış ve tüm odayı doldurmuş. İki yaşından beri de İngiltere’de yaşadığımdan Fransızcanın tek bir kelimesini bile bilmiyorum. Fakat Fransız kanı taşıyıp, Fransa’da doğduğum bir gerçek.

Aslına bakarsan biraz asi bir yapım olduğu gerçek, fakat bu diğerleriyle olan iyi iletişimimi engellemiyor. Aksine bu davranışım bir şekilde onları bana çekiyor, sanırım. Koşullar ne olursa olsun konuşmamda en ufak bir pürüz olmaması beni mutlu ediyor. Diksiyonumun bu kadar iyi olduğunu keşfettiğim yıllarda konuşma isteğim elle tutulabilecek düzeydeydi; ancak şimdilerde bırakın konuşmayı, tanıdıklarıma selam vermeyi bile istemiyorum. Örümcek kafalı, dar görüşlü insanlarla konuşmak zevk vermediği gibi düzgünce tartışmaktan da soğutuyor. Tabii ki de tek özelliğim iyi konuşmam değil, hırsım da gözlerden kaçmayan diğer bir özelliğim. Karşı koyamadığım hırsım bazen gözümün görmemesini sağlıyor. Fakat buna alıştım, en azından alıştığımı sanıyorum ve hırsımı kontrol etmeyi öğreniyorum. Soğuk bir duruşum olduğunu söyleseler de, duruşumu kendime olan güvenime bağlıyorum. Gerçi bana kalsa kimseye dokunmadan yaşarım ama bitmek bilmez merakım beni ele veriyor. Bu merakım yüzünden herkesle iletişim hâlinde olmam gerektiğini düşünüyorum. Hoş, rahatsız edici bir durum değil ama bazen sıkıcı olabiliyor; mesela topluluk arasında bir sohbet geçiyorsa konuşmak istemesen bile konuşmak zorunda oluyorsun. Dediğim gibi rahatsız edici değil, sadece hoşlanmıyorum ama pürüzsüz konuşmamı duymak egomu tatmin etmiyor değil.

Objektif olabildiğim kadarıyla bu kadar anlatabilirim. Sanırım tamamını anlatmadım ama abartı olmamasına dikkat ettiğimi söyleyebilirim. Anlatmadığım bir özelliğim daha olduğunu biliyorum, anlatmayacağımı da biliyorum. Çünkü o zaman benden şüphe edersiniz. Bu kadarını bilmeniz yeterli olacaktır. Eğer subjektif olmam gerekirse; “Ben zalimler çağında yaşayan bir alçağım.”

Konu: Geri: Sylvain ~ C.tesi Kas. 21, 2009 2:06 am

~ İlişkiler ~

Sylvain ~ Jim-jim-sturgess-7886037-100-100

Sylvain ~ Jim-jim-sturgess-7886052-100-100

Sylvain ~ Jim-jim-sturgess-7886002-100-100

Sylvain ~ Jim-jim-sturgess-7886000-100-100

Sylvain ~ Jim-jim-sturgess-7885945-100-100

Sylvain ~ Jim-jim-sturgess-7069172-100-100

Sylvain ~ Jim-jim-sturgess-7885937-100-100

Sylvain ~ Jim-jim-sturgess-7068720-100-100

Sylvain ~ Jim-jim-sturgess-2225761-100-100

Sylvain ~ Jim-jim-sturgess-7885967-100-100

Sylvain ~ Jim-jim-sturgess-7069035-100-100

Sylvain ~ Jim-jim-sturgess-1721612-100-100

Eklenmek için;
* İcon[100*100]:
* Kurgu ya da kurgu yaratabileceğim bi' şeyler:
* İstenilen/uygun görülen yer:

Darja Iordache
Sylvain ~ Roxane7

Her tarafta karşıma çıkıyordun. Bir grupla yaptığım tartışmalarda özellikle ortaya çıkıyor olman kafamı karıştırıyor, düzgün kelimeleri seçmemde yardımcı olmuyordun. Dikkatim sana kayıyor, gözlerim sana yöneliyordu. Ortak Salon, Yatakhane, Avlu, derslikler, Zindan ve hatta mutfağa yaptığım kaçamak zamanlarda bile karşılaşmamız beni sana çekiyordu. Fakat yanına yaklaşamıyordum, belki de kafamda kurduğum Darja imajının zedelenmesinden korktuğum içindi. Konuşmak için geldiğinde hayatımın en rezil konuşmasını yapmıştım sana karşı. Tabii ki de, muhteşem aksanından ya da düşüncelerinin orjinalliğinden değildi. Üzerine yazdığım milyarlarca hikayenin boş çıkması şaşırtmıştı. Seninle konuşmak ve seni keşfetmek... İşte bu beni, senin hakkında dikkatli olmaya itiyor.

Cassandra Matvejic

Anlattığın hikayelere inandığımı düşünmüyorum. Dikkatlice dinliyorum çünkü çok fazla mantık hatası yapıyorsun. Senin anlattıklarına inanmam için beş yaşındaki halime geri dönmem gerekiyor. Ne zaman hikayelerini anlatmaya başlasan suratımda oluşan alaycı tebessümü son anda fark ediyor ve sen fark etmeden siliyorum. Belki de bu davranışımdan dolayı beni kendinden uzak tutuyorsun ve benimle konuşmamak için can atıyorsun. Gözlerini kaçırman, uzun süre suskun kalman hoşuma gitmiyor. Çünkü birçok yönden birbirimize benziyoruz. Örneğin, mantık hatalarıyla dolu hikayelerini anlatman bile benim insanlara anlattığım hikayelere benziyor.

Konu: Geri: Sylvain ~ C.tesi Kas. 21, 2009 6:05 pm

Naber?

Sesini sürekli duyuyordum. Ortak Salon'da, Büyük Salon'da, Avlu'da. Jaska'yı bulmak için Erkekler Yatakhane'sine girdiğim zamanlarda bile odaların birinden boğuk boğuk konuşman duyuluyor gibiydi. Kelimeleri seviyordun sanki, onlarla insanları etkileyebiliyordun. Konuşman yaşamımın arka fonundan akıp giderken neden ön saflara gelemeyeceğini düşünmüştüm. Tüm bu etkileyici gevezeliklerin ardında değişik bir insan olabilirdi. Neden bilmiyorum ama kişileri keşfetmeye dair çabalarda bulunmak huyum değildir. Sana yönelik olan da çaba değil, doğal bir çekimdi. Meraklı gözlerin reddedişte bulunmamıştı. Pürüzsüz İngiliz aksanının karşısında doğu Avrupa aksanımla cevap verirken ilk vakitler beni yadırgadın mı bilmiyorum. Yadırgadığın şey aksanım değil, cevaplarım da olabilirdi. Sosyal kişiliğinin ardındakini bulduğumdaysa sana olan mesafemi azalttım. Kelimeleri seven ve onlarla insanları etkileyebilen bir gevezeden çok daha fazlasıydın. Sende hoşuma giden de bu.

Konu: Geri: Sylvain ~ C.tesi Kas. 21, 2009 10:16 pm

İyidir senden Sylvain ~ Fresse

Ekledim, lecıntına uçuyorum.

Konu: Geri: Sylvain ~ Salı Ocak 12, 2010 8:32 pm

Spoiler:

Anlattığım hikayelere inandığını hiç sanmıyorum. Belki de inanmayan tek kişi sensin. Tamam belki dikkatlice dinliyorsun ama daha çok eksik yönlerini yakalamak istermiş gibi bir dinleyiş bu. Ama inanmadığın halde tek bir kelime dahi etmiyorsun bu konuda. Bu nedenle sana artık hikaye anlatmıyorum. Yanında daha çok susmayı tercih ediyorum ve sürekli gözlerimi kaçırıyorum. Ve benimle aynı ortamda bulunmak istemediğini düşünmeye başladım. Pek de haksız sayılmazsın.

ve kaçarım.D

Konu: Geri: Sylvain ~ Salı Ocak 12, 2010 8:49 pm

Ekledim bebek What a Face

lecıntına uçuyorum.