Huysuz İskandinav.

Konu: Huysuz İskandinav. Cuma Mayıs 27, 2011 1:08 pm

Spoiler:

Bazen eski evimi özlüyorum, İskandinavya'nın her renkte çiçeklerini barındıran bahçelerini. Etrafta koşuşturan mutlu çocukların kahkahalarını, annemin sıcak sarılışını ve en çok da sessizliğini özlüyorum şehrimin. Her sabah erkenden kalkar, hemen bahçeye koşardım. Kuşlar etrafımda dans eder, güllerin büyüleyici kokusu altında uyuşurdu bütün bedenim. Herkesi tanırdım kasabadaki, genç oğlanları, köşebaşındaki kasabı, evimizin karşısında oturan yaşlı Bayan Maurea'yı. Benim onları tanıdığım kadar, onlarda beni tanırdı. Kilisemizin çanları her çalışında annemin kolundan tutar onu kiliseye sürüklerdim. İnsanlar benim neşem altında gülümser, yapamadıklarını düşünüp özleme kapılırken benim için umut olduğunu anlayıp mutlu olurlardı. Bir sürü arkadaşım vardı o zamanlar, herkes dua ederken biz kıkırdardık durmadan. Bazen annemin kızgın bakışlarını üzerimde hissetsem bile Elia ile bunları umursamazdık. Belki de Tanrı kızmıştır sevgili günlük, ne dersin? O yüzden artık yapayalnızımdır, sırf dua sırasına kıkırdadığım için. Günler her zaman mutlu ve sıradan geçerdi ancak bu bana yeterdi ne olursa olsun.

O gün geldiğinde ise, yapılacak hiçbir şey yoktu. Günler bir anda kararmıştı, hüzün ve telaş her yanımı kaplamıştı sanki. Karanlık kıvılcımları tenime yapışıyordu ve içimdeki iyiliğe dair her şeyi siliyordu, ben bilmeden gülümserken. Kurban günü geldiğinde ise ruhum insanlıktan çıkmıştı sanki. Gülümsemem yerini ağlayışlara bırakmıştı. Tabii, büyümüştüm o zamana kadar. Bütün bir hayatım kendimi muggle sanarak geçtiğinden hiçbir fikrim yoktu, ailemin büyücü olduğuna dair. Annem seçilmişti, birileri onun büyücü olduğunu öğrenerek onu karanlığın eline teslim etmekte karar kılmışlardı. Artık beni küçük sevimli Freya olarak görmüyorlardı, lanetliydim onlara göre. Ölümümüz herkes için en iyisi olacaktı. Annemi kollarım arasından alıp götürdüklerinde bana bir anahtar verdiğini hatırlıyordum. Onun ne olduğu hakkında hiçbir fikrim yoktu. Zaten yıllar önce kaybetmiştim onu, her neyse. Kaçtım, annemi orada vahşi muggleların elinde bırakıp kaçtım. Her zaman tehlikeli olarak adlandırılan ormana kaçtım. Elimde annemin asasıyla durmadan koştum, sert bir bedene rastlayana dek. Düştüğümü anımsarım, bacaklarımdaki çizikleri ve yaralarımın acısını. O düşüş benim kurtarıcım olmuştu ve Michael ile tanışmıştım. Beni kucağına alıp bir baba sevgisiyle evine götürdüğü aklımda hâlâ. İyileştikten sonra da, her şeyi ona anlattığım üzere beni Hogwarts'a yollamıştı. Hayatımdaki dönüm noktalarından biriydi o gün.

Şimdi ise, karanlık tarafından esir edilmiş bir ruhum. Sırlar Odasına kaçışımın ardından ruhumun değiştiğini biliyordum. Düşünceler daha hızlı dönmeye başlamıştı beynimde, daha güçlüydüm o günden sonra ama içimde insaniyete dair kalan parçalar ızdıraptan başka bir şey değildi benim için. Hâlâ da öyle. Bir yanım karanlığa boyun eğerken, diğer yanım -insaniyete ait olan, bana her defasında acı çektirmekten geri kalmıyor. Yine de Hogwarts'taki sağ kolu olarak, Karanlık Lord'un emirlerine uyuyorum. Belki isteyerek belki de istemeyerek.

#Kişiliğinden de bahsedecek olursam eğer, huysuz ve inatçı bir kızdır Freya. Ayrıca biraz da şımarık. Aslında bu tek başına büyümesinden kaynaklanan bir şey, ayrıca kendi kendine yetebilen bir kız. Huysuz olduğuna bakmayın, olgundur da. Zor zamanlarda soğukkanlı davranıp, kendisi ve çevresi için en iyi kararları alabilen bir yapısı vardır.

Aradıklarım;
& Yalnızca birtane, Karanlık Lord'un casusu olduğumu bilen birisi. Aynı zamanda çok yakın arkadaşım olacak. Hatta, bana yardım bile edecek.
& Bir kız dost, yaptıklarımdan haberdar olmayacak ama sırlarımın bir kısmından haberdar olacak. Margeaux Deschanteh [DOLDU.]
& Partner de olabilir hani. Ama kesin emin değilim, böyle hoşlandığı biri de olabilir ciddi olmadan.
& Ailevi kurgular olabilir, Hogwarts'a geldikten sonrası ile ilgili pek bir şey yazmadım ancak, evlatlık edinilmiş olabilirim yani bir üvey kardeş güzel olur. Cinsiyeti farketmez, ya da kuzen olabilir.
& Freya ile takılacak birkaç kişi, tabii kendisi de onlara karşılık vermekten geri durmayacak. Sonuçta içine kapanık olabilir ama, sönük bir kız değil Freya.
& Özel kurgular da olsun, isterim olsun.
Orphee Allison; Bana karşı şüpheleri olsa da bunları fazla kurcalamayan, yardıma ihtiyacım olduğunda hep etrafımda bulunan yegane kişilerden birtanesi. Gerçekten de o, benim gibi birinin sahip olabileceği en kıymetli kişilerden.
Aurélie D'Amours; Birlite ders çalıştığım, dolaşmayı, konuşmayı sevdiğim insanlardan arkadaş tanımı kadar uzak değil, dost bile diyebilirim sanırım ona.

Konu: Geri: Huysuz İskandinav. Cuma Mayıs 27, 2011 1:13 pm

Çok çok yakın arkadaşın olsun Natalia V. Poelson <3 Bilsin Lord olayını da. <3 <3

Konu: Geri: Huysuz İskandinav. Cuma Mayıs 27, 2011 1:17 pm

Aslında canikom, ben onu erkek olarak düşünmüştüm. Çünkü bana yardım etmesi falan da gerekiyor ya hani, bir alttakine ekleyeyim seni aramızdan da su sızmasın.

Konu: Geri: Huysuz İskandinav. Cuma Mayıs 27, 2011 1:22 pm

Tamam oluuuur <3

Konu: Geri: Huysuz İskandinav. Cuma Mayıs 27, 2011 1:41 pm

Ekliyorum, o zaman. <3

Konu: Geri: Huysuz İskandinav. Cuma Mayıs 27, 2011 1:52 pm

Orphee, senin şu huysuz yapına katlanabilen yegane insanlardan biri olabilir. Çünkü seni gerçekten sevecek. Yeri geldiğinde salya sümük yaslanabileeğin sağlam bir omuz yeri geldiğinde ise eğlence çuvalına dönüştürebileceğin türden. Orphee belkide karşına çıkabilecek en güvenilir kişidir. Bir şeyler karıştırdığından şüphe etsede özelini kurcalamaz ve şüphelerinden de kimseye bahsetmez. Birlikte alışverişlere, yemeklere felanda gidiyor olursunuz sık sık.

Karakterim hakkında bilgi sahibi olmak istersen tık.

Konu: Geri: Huysuz İskandinav. Cuma Mayıs 27, 2011 1:53 pm

Hufflepuff olarak birlikte takıldıklarından olabilirim; birlikte ders çalışır, kitap okurlar, araştırma yaparlar falan?

Konu: Geri: Huysuz İskandinav. Cuma Mayıs 27, 2011 1:55 pm

@Pırıl; tamam özel kurgulara ekliyorum.
@Dilara; seni de özel kurguya ekleyeyim o zaman.

Konu: Geri: Huysuz İskandinav. Cuma Mayıs 27, 2011 2:02 pm

İkiiiz, Margeaux'u değilde Natalia'yı ekle istersen. Ya da Margy'de kalabilir. Sen bilirsin yane. Margy'nin burnu biraz kalkık ya hani, ondan şeetmiştim. Ama kalabiler yani böylede

Konu: Geri: Huysuz İskandinav. Cuma Mayıs 27, 2011 2:12 pm

Feodora senin ile fazla uğraşmaktan, seninle haşır neşir olmaktan yana değil, bencilliği yüzünden insanlara yeteri kadar değer göstermemekte ve onların sorunlarını hiçe saymakta. Sadece çıkar ilişkilerini gözeten bir kız olduğu için, samimiyetsiz bulduğu kişilerle fazla dialoğa girmiyor. Ve en yakın arkadaşlarından birisini de kimi zaman senin yanında görmekten hoşnut değil. İşte bu yüzden Freya'yı pek umursamamakla birlikte sözleriyle de sürekli eleştiriyor.

Falan filan olsun işte gökçecim =)

Konu: Geri: Huysuz İskandinav. Cuma Mayıs 27, 2011 3:35 pm

& Ailevi kurgular olabilir, Hogwarts'a geldikten sonrası ile ilgili pek bir şey yazmadım ancak, evlatlık edinilmiş olabilirim yani bir üvey kardeş güzel olur. Cinsiyeti farketmez, ya da kuzen olabilir.

bu ya da sly. karakterimlen üvey kardeş olalım desem ? k5.

Konu: Geri: Huysuz İskandinav. Cuma Mayıs 27, 2011 3:37 pm

Aurélie D'Amours demiş ki:: Hufflepuff olarak birlikte takıldıklarından olabilirim; birlikte ders çalışır, kitap okurlar, araştırma yaparlar falan?

Dilala'm böyleyse onun yatakhane arkadaşı ve cicisi bicisi Heather'da öyle olsun diyorum ben. ^^ Heather Aust
Bun dışında Trish bu huyruz tavırlarını hiç sevmeyebilir. Hatta arada seninle uğraşır filan. Trisha Capello
şimdilik bunlar sanırım. ^^

Konu: Geri: Huysuz İskandinav. Cuma Mayıs 27, 2011 5:04 pm

Düşman olsun.