Phoenix ! ~ Harry Potter Rpg
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaEski ParşömenLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Gerçeğin Aynası

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
Laetitia Jacques

Laetitia Jacques


Mesaj Sayısı : 283
Mücadele Tarafı : Ruhu gibi, karanlık...
Sihirsel Soy : Safkan
Evcil Hayvanı : Lae.
Kayıt tarihi : 25/06/09

Gerçeğin Aynası Empty
MesajKonu: Gerçeğin Aynası   Gerçeğin Aynası Icon_minitimeC.tesi Nis. 17, 2010 4:23 pm

Ayna, ayna söyle bana; var mı benden daha güzeli şu dünyada? Koridorlarda küçük bir çocuktan kaçarken rastgele girdiğim odanın, işlemeli bir ayna barındıracağını tahmin etmemiştim. Ayna, eski görünümüne rağmen öylesine göz alıcı duruyordu ki onu neden böyle ücra bir odaya koyduklarını aklım almadı. Aynanın her bir köşesine göz gezdirdim. Yaldızlı çerçevesinin üzerinde, tavana yakın bir yerlerinde uzun bir yazı fark etmem de zor olmadı. Kelid stra ehru oyt ube cafru oyt on wohsi. Hiç bir şey anlamadığımı itiraf ediyorum. O kadar garip ve eski bir dille yazılmıştı ki, eski yazılar dersi görmeyen bir öğrenci olarak anlamam imkansızdı. Aynanın görkeminden olmalı, yazının güzel bir şeyler ifade ettiğini düşündüm. Aynanın çerçevelerine dalmışken kendi yansımama dikkat bile etmedim. Yüzümü aynanın ortasına, kendi yüzüme çevirdiğimde şaşkınlığım kat kat arttı. Aynada benimle beraber dört kişi daha görüyordum. İkisi solumda, benden biraz uzakta kolkola girmiş gülümsüyorlardı. Sarışın kızın kolu bana doğru uzanmıştı, sanki beni de yanlarına çekmek istiyor gibiydi. Bu iki kızın siması bana hiç yabancı gelmemişti. İkisini de çok iyi tanıyordum, hatta artık benim bir parçam olmuşlardı. Patie ve Svet. Sağımda duran genç kadın ise teyzemden başkası değildi. Her zamanki gibi filmlerinde takındığı parlak gülümsemesiyle ben ve arkamdaki gence bakıyordu. Benim elimde alışveriş torbaları vardı. Kocaman gülümsüyordum gerçek Rhodél'e. Arkamdaki genç ise, aynanın hayallerimi gösterdiğini kanıtlarcasına kusursuzdu. Sapsarı saçları ve beni içine hapsedebilecek masmavi gözleri ile çok yakışıklı bir gençti. Gençliğini ve olgunluğunu aynı anda yansıttığı gülümsemesi ile farklı ve etkileyici görünüyordu. Güçlü kolları beni belimden sarmıştı, omzuma yasladığı yüzü gülümsüyordu. O kadar yakışıklıydı ki bu aynanın önünde senelerimi onunla geçirebilirdim. Gence kendimi öylesine kaptırmıştım ki aynadaki tek görüntünün bizim mutlu ve kusursuz görüntümüz olarak kaldığını sonradan fark ettim. Aynada ki yalnızlığımız beni o kadari imrendirmişti ki ister istemez arkama baktım, ama arkamda gördüğüm sadece hayal kırıklığıydı. Gerçek o kadar boşken ayna o kadar gerçek geliyordu ki. Şimdiden aklım başımdan gitmişti. Elimi sanki belimi dolayan güçlü kollara dokunabilecekmişim gibi belime götürdüm ama elime gelen bir hiçti. Aynanın yalanlarına kendimi öylesine kaptırdım ki, aynaya bağımlı olduğum saniyeler boyunca kıpırdamadığıma yemin edebilirdim.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Lotte Laguna

Lotte Laguna


Mesaj Sayısı : 157
Doğum tarihi : 05/05/96
Yaş : 28
Mücadele Tarafı : Kavga sevmez.
Sihirsel Soy : Safkan
Kayıt tarihi : 13/04/10

Gerçeğin Aynası Empty
MesajKonu: Geri: Gerçeğin Aynası   Gerçeğin Aynası Icon_minitimeC.tesi Nis. 17, 2010 4:54 pm

Gece iyi uyuyamamış olmanın verdiği yorgunlukla gözlerimi ovaladım oturduğum sandalyeden kalkmadan önce. Ve benden beklenmeyecek kadar yavaş bir hareketle önümdeki eşyalarımı toparladım. Bütün gece Ravenclaw binasından kızların, ortak salondaki kıkırdamalarını dinlemiştim. Tanrım, birde onları çalışkan sanarsınız. Onlara ne oldu bilmiyordum. Hoş, onlardan pek bir farkım da yoktu. Herhalde şapka artık sadece zekileri Ravenclaw'a koyuyordu, çalışkanları değil. Bana kalırsa o da bunağın tekiydi zaten.

Sınıfın boğucu havasından sonra geniş koridor oldukça hoş gelmişti açıkçası. Hatta bir süre, bir sonraki derse kadar, burada öylece durmayı bile düşünmüştüm. Karanlık sayılabilecek bir koridordu. Az önceki dersten çıkan bütün öğrenciler dağılmıştı. Hatta ilk defa bu kadar boş görüyordum, diğer dersin başlamış olabileceğini düşünerek irkildim. Bu yüzden koridorun diğer ucuna doğru yürümeye başladım hızlı sayılabilecek adımlarla.

Kapalı bir kapının arkasından geçerken, o ağır, ahşap kapının arkasındaki aynanın gizemiyle attığım adımları durdurdum. Ağabeyimden sık sık dinlerdim onu. Ben daha dokuz yaşındayken, büyüyle ya da Hogwarts ile hiç bir ilgim olmadan önce. Gördüğü şeyleri nasıl anlattığını hatırlıyorum, beni nasıl kıskandırdığını da. Küçüklüğümden kalan bir hevesle olacak, elimi kapının üzerinde buldum. Ve daha yapacağım şeyi iyice düşünemeden, ağır kapıyı hafifçe gıcırdatarak araladım. Aralıktan sıyrılarak içeri girdim, ve kapıyı yine yavaşça kapattım. Çıkmak için hala geç olmadığını düşünüyordum, başımın belaya girip girmeyeceğini. Ancak içeride duran kızı görünce, çok geç olduğuna karar verdim. Yüzünü göremiyordum, kim olduğunu size söyleyemem. Ancak kızın etrafından dolaşıp, aynanın yanına geçtiğimde onun yüzünü görebildim. Bu karanlıkta bile ışıl ışıldı yüzü.

"Rhodél?" Sesim nedense fazla endişeli çıkmıştı. Hatta o an boşta bulunup dudaklarımı araladım, neredeyse burada ne yaptığını bile soracaktım haddime düşermiş gibi. Neyse ki kendimi zamanında durdurabildim, ve sadece kendimi tanıtmakla yetindim. "Şey, ben Andrew. Ya da Jasper, istediğini kullan." *Aptalca* diye geçirdim içimden. Tabii ki istediğini kullanacaktı, izin alacak hali yoktu ya? Tanrım, uykusuzluk beni gerçekten mahvediyordu. Belki uykusuzluk, belki de karşımda duran bu kız.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Gerçeğin Aynası
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Phoenix ! ~ Harry Potter Rpg ::  ||| Başlangıç :: RPG İçi-
Buraya geçin: