2. kısım ~ Bar Bölümü & Müzik

Konu: 2. kısım ~ Bar Bölümü & Müzik C.tesi Mayıs 09, 2009 12:44 pm

Bar Bölümü; üç tabakadan oluşan bu mekanda ikincisinde bulunur ve sağ tarafta kalmaktadır. Karşı duvarda ise müzik grubunun performansını sahnelediği ovel kısım vardır. birinci ve üçüncü katın orta kısımda bulunması her iki tarafa da eşitlik sağlamaktır.

Oda kiralamak için buradan başvuru yapılır!!!

Rol Oyununun İçinde

Konu: Geri: 2. kısım ~ Bar Bölümü & Müzik Çarş. Mayıs 13, 2009 7:48 pm

Neyim olduğunu anlamak için ne kadar çaba sarfetmem lazım bilmiyorum. Düşünüyorum ama aklıma gelen tek bir sebep bile yok. Mutlu arkadaşlıklar, başarılı öğrencilik, iyi aile, sağlık ve para... Mutlu olmak için eksik neyim var ki? Okuduğum kitaplarda her insanın bir dönem mutsuz olduğu yazıyor, biliyorum. Ama hepsinin bir sebebi var, bir mantığı... Mantıksızlık beni delirtebilir sanırım. Bunu engellemenin yolu düşünmemek. Sanırım benim bir şeyler düşünmememin yolu da... Biraz sarhoşluk.

Diagon Yolu'nda başlamadan bitirdiğim alışverişimin izleri ne bilmiyorum. Merak da etmiyorum aslında. Beni tanıyorlar, sanırım. İyiliğimi düşünürler, herhalde. Pek de önemli değil, başkalarının ne düşündüğü veya neleri umursadıkları. Onlar düşündükçe benim hayatıma ne katabililer ki? Ben düşünmediğim sürece hayatımda bir şey değişemez. Keşke düşünmenin ötesine geçip anlatabilseydi, birileriyle paylaşabilseydim. Buna ihtiyacım olduğunu hissediyorum. Sırlarımı bilen dostlarım var ama bu sırrımı bilmiyorlar. Onlara anlatamıyorum. Çünkü ben bile bilmiyorum. Birileri çözmeli belki de. Bunun için çaba göstereceğim. Ama önce dedim ya birazcık sarhoş olmalıyım.

Hog's Head... Güzel bir yer. İçki bol ve yaş sınırı yok. Bunu seviyorum. Ve müzik... Beni yaşam bağlayan güzel şeylerden biri daha. Dinleyerek bara doğru yürüyorum. Hoş parçalar çalınıyor sahnede. Etrafta insanlar var, bu oldukça normal sanırım. Kimisi çift halinde, kumrular gibiler. Bu durum sinirimi bozuyor. Ben şu an üstümde ne olduğundan bile haberder değilken onlar mutluluktan uçuyorlar. Gerçekten ne var üstümde? Bir ara eve uğradığımı hatırlıyorum. Üstümdeki cıvıl cıvıl kıyafetleri çıkartıp koyu kırmızı bir elbise giydiğimi. Şu an kendime baktığımda biraz açık buldum bu elbiseyi. Daha uzun bir şey giyseydim keşke, ve önü daha kapalı. Neyse, zaten neyim düzgün ki? Makyajım akmıştır büyük ihtimal. Zaten bir rimel bir de ruj. Ağladım bir ara sanırım, rimel akmış olabilir, ruj duruyordur belki. Kıyafetime uyumunu koruyan kırmızı bir ruj, klasiklerimden. Barın ortasında durmuş üstüme başıma bakarken çok garip durduğumu farkettim. Bir yere oturmak en iyisi olacak gibi. O klasik bar taburelerinden birine yerleşiverdim. Bakıyorum öylece çevreme, ne olduğunu bilmediğim bir şey arıyorum.

*1. ağızdan yazılmıştır.

Konu: Geri: 2. kısım ~ Bar Bölümü & Müzik Perş. Mayıs 14, 2009 12:54 am

Üç yıllık Fransa deneyimin ardından böyle bir kasaba da böyle bir dükkan devralmak başlarda onun için hayal kırıklığı yaratsa da kısa zaman içinde kendi tarzını yansıtmayı başarmıştı. Yavaş yavaş gelişen hayatın içinde kendine yer edinmeyi iyi bilen Marque için Fransa’dan uzaklaşmak zor olsa da iki yıldan beri yaşadığı Hogsmeade kasabasına alışmıştı. Dükkanını çarpıcı şekilde değiştirmiş, gençleri çeken bir mekan haline getirmişti. Belki de bunun nedeni hayatı dolu dolu yaşamayı seven ve hala genç olduğuydu. Yirmi üç yaşında ki bir velet olarak kendi işini kurmuş gözüyle bakan ailesi artık onun için meraklanmıyordu. Onları aramakta pek adeti değildi bu yüzden kasabada kurduğu ufak çevre ona fazlasıyla yetiyordu.

Elinde tuttuğu ufak şişeye aldırmadan hayatından kesitleri düşündüğüne inanamıyordu. Bir an kendine geldi ve şişeyi tezgaha ufak bir tok sesiyle bıraktı. Günün bu saatlerinde dahi yeterli müşterisi vardı ve derinden içe seslenen müzik, tutkunları dükkana çekiyordu. Kollarını barın tezgahına dayayarak uzakta kalan camdan dışarıdakilere bakmaya başladı. Yüzleri seçilmeyen insanlar ancak kapıya yaklaştığında görülüyordu. Bakışlarını yoldan karşıya geçen kıza sabitlediğini neden sonra fark etti. Yüzünü merak etmesi oldukça garipti, yürüyüşü ona birini hatırlattı, kim olduğunu bulmadığı birini... Kızın kapıda belirmesi ve bara doğru ilerleyişini soluksuz seyreder gibi hissetti. Hüzünlü bir hale bürünmüş gözleri kimseyi görmüyor, düşüncelere dalmıştı. Marque bu duygu benliğinde yaşadığını sandı. Kırmızı renk miydi onu göz alacı kılan yoksa ağlamaklı gözleri mi? Bilemedi. Kızın bar taburesine oturuşuna kadar ki her saniyesini yavaş çekimde seyretti.

Buraya gelen insanlar bazen yalnız kalmak isterlerdi ve onlar seslenmeden Marque onlara ne içeceklerini sormazdı. Kız da ne yapacağını şaşırmıştı. Hem yanına gidip konuşmak istiyor, hem de biraz beklemesi gerektiğini düşünüyordu. Bu işin Marque’ye verdiği en önemli yetenek insanları algılama ve anlama olmuştu. Tabi bunun gibi bazı duygu ve düşünce karmaşası yaşamıyor değildi. Yine de kararını vermişti. Gitmeliydi. ‘ Yok, hayır biraz daha bekle Marque!’ Derin bir nefes aldı ve karşıdaki gitariste müziği değiştirmeleri için talimat verdi. Bunu neden yaptığını bilmiyordu. Zamanı uzatmak mı istemişti? Müzik daha da yavaş bir parçaya dönüşmüştü. Ritim değişikliğinin iyi olup olmadığını bilmeden yavaşça bar boyunca kızın olduğu uca doğru ilerledi. Sakin ve içinde neşe sakladığı ses tonuyla ona bakmayan, gözleri içerdeki müşterileri tarayan kıza seslendi.

“ Ne arzu edersiniz?”

Konu: Geri: 2. kısım ~ Bar Bölümü & Müzik Perş. Mayıs 14, 2009 1:40 pm

Bakıyorum ama işe yaramıyor, çevre sadece mutsuzluk arttırıcı. Gelme sebebime geçme vakti artık. Ve sanırım birileri ruhumu okuyabiliyor. Tatlı bir ses duyuyorum arkamda. ''Ne arzu edersiniz?'' Kısa bir mutluluk ifadesi oluşuyor yüzümde ama ardından eski haline dönüveriyor. Bir süre karşımdaki adamı inceliyorum. Akla ilk gelen yakışıklı olduğu. İlginç bir şekilde sevimli geliyor bu adam bana. Belki de ihtiyacımı anladığı için. Aslında onun görevi bu ama engelleyemiyorum sempati duyuyorum. Sonra birkaç dakika geçtiğini farkediyorum adamı incelerken. Ne kadar da salağım... Şöyle bir düşünüyorum ama aklıma hiç içki adı gelmiyor. Kafamı hafifçe yukarı kaldırıp göremediğim gökyüzüne bakıyorum sanki. ''Gördün mü Rowena? Sınır tanımayan zekalar da çöküp içkileri unutabiliyor.'' Oldukça kısık sesle söylüyorum bunu, sanırım duyan yoktur. Biri duymayacaksa bir şeyi sesli söylemenin ne anlamı var ki? Bunu düşünmeye kafa yorarsam iyice kaptırırım kendimi. Bulunduğum duruma dönmeliyim, seçmem gereken bir içki var. Karar karşımdaki yakışıklının olsun bare. ''Sert bir şey... Yaşıma bakmadan kafamı en iyi dağıtabileceğim içkiyi istiyorum.'' Umarım göründüğü kadar anlayışlıdır bu adam. Önüme bir ateş viskisi koyarsa gerçekten elimden çekeceği var. Aslında anlayışsız biri bile gözlerime bakıp viskiden fazlasına ihtiyacım olduğunu anlayabilir.

Konu: Geri: 2. kısım ~ Bar Bölümü & Müzik Cuma Mayıs 15, 2009 1:29 pm

Kızın yavaşça çevirdiği bakışlarında mavi ile yeşil arası gözlerin masum bakışlarla birleşmesi gibi değişik duygular uyandırmıştı. Ne zamandır böyle bakışlara sahip birine rastlamadığını fark etti ve böyle bir etkiyi yaratan kişiye… Hafifçe kaşının havalandığını bilse de buna engel olmadı. Ellerini dalgalı sarı saçları arasından geçirdi ve tezgaha doğru iki kolunu dayayarak kızın ağzından çıkan kelimeyi bekledi. Dudakların aralandığını fark etse de anlamadığı mırıltıya aldırmadı. Ona söylemediği her halinden belliydi. Bunu yaparken gözlerini yukarı çevirmiş dua eder gibi bir hal almıştı. Bu hali oldukça sevimli ve bir o kadar da çekici geldi. ‘ Saf ve berrak!’ Nefesinin sınırlarını zorlayarak derin bir tane daha ciğerlerine doğru yol alırken kızın istediğine kulak kabarttı. ‘ Demek sert bir içki!’ Gözleri ile kızın bedeninin kıvrımlarını seyretti. Öğrenci olduğu her halinden belliydi. Genç yaşına rağmen onu üzen veya kafasına takılanın ne olduğunu merak etmişti. Sorunların her yaşta yaşanacağını unutmuş gibi ama her geçen senede bir öncekiler daha da anlamsızlaşıyordu ve birikip duruyordu. Anlamadığı yaşam ona yeni yeni yollar açsa da sıkıntılarında kaynağını durmadan akmaya zorluyordu. Kendini düşünmekten vazgeçerek kıza ne vereceğini düşündü sert içki içirip kızın sarhoş olmasını ve kendini kötü duruma sokmasını istemezdi. Yine de isteğine uygun bir şeyler verecekti. Onu ne kadar etkiler bilemese de göz alması gerektiğini sezinlemişti.

“ Peki, Rom’a ne dersin yeterince serttir. Ama içki konusunda fazla deneyimin yoksa Ateş Viskisi’ni öneririm. “

Yine de açık kapı bırakmak istemişti. Büyücülerin çoğu Ateş Viskisi’ni severdi ve Rom’un tadını çoğu bilmiyordu. Annesinin sayesinde tanıdığı bu içki kendisinin gözdesiydi. Yeterince sert ve bedeni uyuşturan yapısı vardı. Düşünceleri de son derece uyuşturduğu kesindi. Kıza ne etki yaratacağını bilmediği için yanında Ateş Viskisi’ni de önermişti. Kızın muhtemelen denediği Ateş Viski’ni içmeyi tercih edeceğini düşündü. Kızın gözlerine bakarak hafifçe ‘Evet!’ der gibi boynunu öne eğdi ve cevabını bekledi. Marque'yi doğru gelen hoş ritmin etkisinde bakışları kırmızılığı yine de belli olan rujun izlerini taşıyan dudaklara çevrildi.

Konu: Geri: 2. kısım ~ Bar Bölümü & Müzik Cuma Mayıs 15, 2009 4:24 pm

Henüz sarhoş olmadım ama kafamın düşmek için beklediğini sezebiliyorum. Sanırım gecelerdir doğru düzgün uyumadım. Yine de vazgeçmeye niyetim yok, buradan sarhoş ayrılacağım. ''Peki, Rom’a ne dersin yeterince serttir. Ama içki konusunda fazla deneyimin yoksa Ateş Viskisi’ni öneririm.'' Ne içeceğine karar verme sürecim kısa sürmüş olmasına rağmen kendimi hoş müziğe kaptırdım. Hafif hafif eşlik ediyorum müziğe. Bir yerlerde, herhangi bir zamanda hoş bir şeyler çalınca eşlik etmeden duramıyorum. Müzik doğamda var sanırım. Ama bu halimle ne kadar iyi söylüyorum, tartışılır... Güzel sesim bir karganınki gibidir belki de, duygular kötüleşince dışa da yansırsa eğer, görünüşümü düşünmek bile istemiyorum.

Şarkı devam ederken bir çift göz hissettim üzerimde. Doğru ya, sipariş vermeliyim. Ne karar verdiğimi de unuttum. ''Meine vernunft. Das kleine, winzige vernunft! Özür dilerim o çok sert dediğin şey neydi, ondan olsun. Viski istemem.'' Parça değişti ve müzik hızlandı. Çıkıp dans etmek istiyorum delice. Ama henüz bunu yapamayacak kadar kendimdeyim.

*Aklım. Küçük, minik aklım!

Konu: Geri: 2. kısım ~ Bar Bölümü & Müzik C.tesi Mayıs 16, 2009 5:24 pm

Kızın söylediği almanca sözlere aldırış etmeden son kelimelere takıldı. Rom isteğine boyun mu eğmeliydi bilemedi bir an; çünkü sarhoş olmaya meyilli birine benziyordu. Yorgun gözlerde ki anlamı anlamak zor olsa da içkiyi kaldırabilecek cinsten bir bedene sahip olmadığını düşünmüştü. Yine de tezgahın altındaki alana daldırdı ellerini bulduğu temiz bardağı açığa çıkardı ve arkasındaki dolaptan rom şişesi kavradı. Kendisinin vazgeçilmezi olan bu içkiyi sonuna getirmişti. Yanında açılmamış yeni bir şişe dururken kim bu şişeyi boşaltmamak için çaba harcamazdı ki. İnce bir lakırdı eşliğinde bardağın yarısından fazla doldurdu. İnce uzun bardağı kızın önüne sürdüğünde yavaşça parmaklarını aralayarak önünde bıraktı. Ritim tuttuğu bedeninden son gayretle gözünü çekti ve bakışları tezgahta elinde tuttuğu bezi zemini silerken seyretti.

“ Dikkat et, müziğin büyüsüne kapılıp kendini derin boşluğa sürükleme!”

Kısaca ona sarhoş olmaya kalkma diyordu. Marque, hiçbir cümleyi direk kuramadığı gibi yine dolambaçlı bir şekilde anlam yükleyerek kurmuştu cümleyi. Onu kontrol altında tutması gerektiğini hissetti, her ne kadar öğrenci de olsa isteklerini yerine getirmeye çalışsa da başkaların huzurunu bozacak kişileri dizginlemeyi huy edinmişti. Bu saf bir şekilde piste dans eden bir kadın bile olsa… Hiç kimse kendini kaybeden sarhoş kesimden hoşnut olmuyordu. Müziğin farklılaşması ile hızlı bir hal alan ritim kendi yolunu beyinde bulmuştu ve birçok çifttin pistte tur atmaya başladığını gördü. Kızdan ve tezgahtan aldığı bakışlarını içerde gezinen garsonunda dolaştırdı ve müşterilerin memnun yüz hatlarından tekrar kıza döndü.

“ Peki, günün bu saatin seni sert içki içmeye iten ne? Yanlış anlama buradan laf çıkmaz, anlatmak istersen diye soruyorum. İçini dökmek insanı rahatlatır.”

Bir an dert babası gibi hissetti kendini çoğu zaman böyle tekliflerde bulunurdu. Kimi anlatmaz, kimi her şeyi önüne dökerdi. Marque için bazı zamanlarda dinlemek belli bir süre sonra zor haller alsa da yine de sonuna kadar dinler, sık olmasa da fikirlerini içtenlikle dile getirirdi. İnsanların rahat bir şekilde dükkanından ayrılması hoşuna gidiyordu. O zaman içkinin amacına ulaştığını da düşünmüyor değildi. Derin bir nefes çekerek kızın bu sorusuna ne cevap vereceğini bekledi. Eğer bakışlarından okuyabilirse ona göre onu rahat bırakacaktı.

Konu: Geri: 2. kısım ~ Bar Bölümü & Müzik Paz Mayıs 17, 2009 8:34 pm

Kısa bir bekleyişin ardından içkime kavuştum sonunda. Tam istediğim gibi, aşırı sert. Biraz süre geçecek ve kendimi belki de mikrafonun başında bulacaktım. O anı düşledim birden, sarhoş ve şarkı söyleyen halimi. Aslında başıma gelmemiş bir şey değildi. Tabi o olay belki beşten fazla ateş viskisinin ardından olmuştu. Ama bu içtiği şey ateş viskisine bin basardı, mükemmeldi. Beni hayalci ruhumdan ayırdırıverdi barmen birden. Bir şeyler söylemişti ama anlayamamıştım. Zaten pek de önemi yoktu. Yine de adama döndüm. Önce onun müşterilerini izleyişini seyrettim. Ardından etkilyici bakışları bana döndü. “ Peki, günün bu saatin seni sert içki içmeye iten ne? Yanlış anlama buradan laf çıkmaz, anlatmak istersen diye soruyorum. İçini dökmek insanı rahatlatır.” Bir süre düşündüm bu sorunun cevabını. Bütün zihnimi taradım. Sonuç ise, hiçbir şey... Aklımda hiçbir şey yoktu bu soruya verilebileck bir cevap olarak. Önümdeki içkiden büyük bir yudum daha aldım. Birden içkinin çok sert olduğunu tekrar farkediverdim, daha yavaş olmalıydım. Biraz duraksadıktan sonra adama elimi uzattım. ''Tanımadığım birine bir şey anlatmak hoşuma gitmiyor. Ben Clementne Schmitz. Varsayalım senin adın da Jack filan olsun. Nasıl olsa aklımda tutamayacağım.'' Kısa bir el sıkışmanın ardından elimi çektim. Aklıma annem ve babam geliverdi. Bu adamın büyücü dünyasını takip etmediğini umdum. Bakanın asistanı bir anne ve baş şifacı bir babanın kızı olarak bir bar sandalyesinde sarhoş bir şekile oturuyordum. Bu kesinlikle rezillik olurdu. Bu yetmezmiş gibi adama dostummuş gibi her şeyi anlatmaya başladım. ''Aslında sorunun cevabını bilmiyorum. Sorun da bu zaten. Ortada bir şey var, öylece duruyor ama ben ne olduğunu bilmiyorum. Çözemiyorum. Kahrolasıca zekam her şeyi biliyor ve çözebiliyor ama buna çare bulamıyor. Mükemmel okul derecelerim, beni çok seven bir sürü dostum, mükemmel bir ikizim, olağanüstü bir ailem var. Bana kalacak tahmin edemeyeceğin kadar mirasım ve kusursuz bir sağlığım var. Birçok kişi güzel olduğumu da söylüyor. Ve sınır tanımayan bir zekaya sahibim. Ama mutsuzum. Neden mutsuzum bilmiyorum ama öyleyim işte. Eksik bir şey var kalbimde ama ne olduğunu bulamıyorum. Verwünschen!'' Son kelimeye yaptığım vurgunun ardından üzerime birkaç bakış çektiğimi farkettim. Rezil olma noktasına doğru ilerliyordum.

*Kahretsin

Konu: Geri: 2. kısım ~ Bar Bölümü & Müzik Ptsi Mayıs 18, 2009 11:11 pm

Mekanın kalabalığına alışkın olan gözleri etraftakilerin en ince ayrıntısına kadar fark etme yetisi vermiş olmalıydı ki arkaya doğru kalan yan masada ki kadının hararetle salladığı elini görmekte zorlanmıyordu. Bakışlarını kızdan alarak yavaşça masanın karşısında oturan adama çevirdi. Asık suratıyla kadını dinler gözüküyordu ve kadından başka bu durumu anlamayacak kimse yok gibiydi. Kadın karşısında ki adamı hapis almaya niyet edinmişti. Sarı saçları beklemediği an gelmişçesine tekrar fark ettiğinde bakışlarını kıza çevirmişti. Tezgahtan ona doğru uzanan narin ve uzun parmaklara sahip eli yeni görmüştü. Elinde tuttuğu bezi bırakarak temiz beyaz bir bezle çabucak ellerini sildi ve olduğundan da hızlı bir şekilde kızın elini yakaladı. Kısa el tutuşmasını hissetmedi bile o kızın söylediği soyadı düşünmeye başlamıştı. ‘ Schmitz, hiç yabancı gelmiyor, neyse!’ Bu düşünce ile cümlenin sonunu da kaçırmıştı. Aklımı karışıyordu ne? Dikkatini toplamaya kararlı bir şekilde doğruldu. Kızın soyadından çok isminde yoğunlaşmaya çalıştı. ‘Ne demişti, Cle Cle! Clementne!’ Aklında tutması zor ismi birkaç kere zihninde tekrarladı. İsim hazinesine kattığı değişik bir isim daha bulmuştu. Bar işletmenin bir diğer iyi tarafı da yeni insanlarla tanışmaktı. İsimleri tutmak başlarda zor gelse de artık bunun için beyninin işlevinde akılcı çözümler kendiliğinden oluşmuş hissediyordu. Kendisine de bir bardak Rom koyarak kıza eşlik etmeye kararlı karşısında yerini sabitledi. Tam tezgaha elini atmıştı ki kız anlatmak hoşuna gitmiyor demişken anlatmaya başlamıştı. Garip gözlerle bakmamaya çalışarak onun konuşmasını dinledi. Mutsuzluğu temel almış bir cümleydi anlattıkları. Her şeye sahip olan bir cadı daha ne ister gibi geliyordu aklına insanın. Ama mutluluk elindeki tüm imkanları doğru kullanmaktan geçerdi. Bir an kıza nasıl karşılık vereceğini bilemedi. Önünde Rom’la dolu bardağı ağzına götürdü ve birkaç yudum aldıktan sonra aşağıda kalan müşteriler tarafından görünmeyen tezgaha bıraktı. Kafasını hafifçe sola yatırdı ve başı eski konumuna kayıtsızlıkla geçerken bakışlarını yine masalarda dolaştırdı. Dudaklarına değişik bir hal bürüdükten sonra araladı.

“ Hayatından fazlasıyla sıkılmış olmalısın! Yoksa her şeye sahipken mutlu olamamak delilik olur. Belki de hayatında eksiklik hissettiğin biraz heyecandır. “

Sarhoş olmak üzere olan bir kıza nasıl da akıl veriyordu. Doğru kelimeleri seçmeye özen göstermemiş dilediği gibi konuşmuştu. Zaten ne zaman bunu yapmayı başarabilmişti ki. İnsanların ne hissettiklerinden çok kendi aklının süzgecinden geçenler dillinin ucundan akıp giderdi boşluğa. Gözlerini kapadı ve el yordamıyla parmakları arasına bardağı aldı ve ağzına doğru götürdü. Kızda kötü bir etki yapmamış olmasını ümit ediyordu sözlerinin. Rom’un yakıcılığı boğazında kalmıştı ve bakışları kıza sabitlenmişti.

Konu: Geri: 2. kısım ~ Bar Bölümü & Müzik Çarş. Mayıs 20, 2009 10:47 pm

İlginç bir biçimde bayılacağımı hissediyorum. Çok az kaldı ve bunun farkındayım. Karşımdakine beni ayakta tutması için her an yalvarmaya başlayabilirim. “ Hayatından fazlasıyla sıkılmış olmalısın! Yoksa her şeye sahipken mutlu olamamak delilik olur. Belki de hayatında eksiklik hissettiğin biraz heyecandır. “ Bahsettiği o kelimeyi aklımda tarayıp duruyorum. Ve hiçbir karşılığı bulunamıyor beynimde. Heyecan... Asla aklıma gelmezdi sanırım eksiğimin biraz heyecan olduğu. İçkimin son yudumunu da içerken bunu düşünmeye devam ediyorum. Tamamen karşılıksız. Heyecan denen şeyden benim dünyamda hiç yok ve nasıl yaratacağımı da bilmiyorum sanırım. ''Galiba buldun, evet kesinlikle buldun. Bende eksik hatta hiç olmayan şey heyecan.'' Biraz durakladım ve tepkisin bekledim ama hiçbir şey söylemedi. ''Hadi birlikte heyecanlı bir şeyler yapalım. Hemen, şu anda. İtiraz da istemiyorum. Aklına gelen ilk şeyi yapabilirsin, işin heyecanı da bu değil mi?'' Şu an ne kadar deli gözüktüğümü ben bile tahmin edemiyorum. Acaba her akşam böyle müşterileri oluyor mudur bu yakışıklının. Umarım olmuyordur çünkü bir insanın gözünde sıkıcı olmaktan nefret ediyorum. İçimde bu insanla farklı bir şeyler yapma isteği doğdu nedense. Cevabı olumsuz bile olsa onu ikna etmeye niyetliyim

Konu: Geri: 2. kısım ~ Bar Bölümü & Müzik Perş. Mayıs 21, 2009 1:27 pm

Rom’un damarlarında dolaştığını hissetmek ve yanında derinden içini titreten müzik kızla olan muhabbetini kısa süre unutturmuştu. Gözleri hala onun üzerinde olmasına rağmen bir süre onun çehresini duyumsamadı. Arada kendini kaybettiği sahnelerden birini yaşıyordu. Bu içkinin verdiği en güzel histi onun için ve o zamanlar kimseye önemsemiyordu. Çok kısa zaman olsa dahi… Kızın sesi ile bir an tekrar sarı saçların gölgesinde beyaz tenli kız gözleri önüne geldi. Kırmızılığın yoğunluğu hala hissedilir dudaklarında bakışlarını gezdirdi. Oldukça ilgi çekici bir güzelliği vardı. Tazeliğinin kokusu üzerinde sinmişti adeta, ama Marque için sadece müşteriydi ve saygılı davranılması gereken bir kişi sıfatına sokuyordu. Sözlerine hareketlerine dikkat edilmesi gerektiğini düşündüren daha da güçlü bir etkeni de hissetmiyor değildi. Kızın ismi ona bir yerden çağrışım yapmasına rağmen hala bulamamıştı. Düşüncelerinden sıyrılarak kızı söylediklerini tarttı. ‘ Heyecan, demek doğru noktaya temas ettim!’ Yaşadıklarından dolayı heyecan duyamayan insanlarla çok karşılaşmıştı. Dileğini yerine getirmek onun için büyük bir mutluluk olurdu. Düşüncelerinin ardından da başkaları gibi art niyette taşımıyor değildi. Güzel bir kızı heyecanlandıracak ne olabilirdi ki? ‘İtiraz da edemeyeceğime göre…’ Bir an sinsi sırıtışın gölgesinde kaldı bakışları, aklına gelen heyecan dakikalarını itiraf etmek zordu.

“ Peki, öyle olsun.”

İçerde dolanan garsonlardan birine el işaretinde bulundu ve kızdan biraz uzaklaşarak onun kadar genç adamın duyacağı seste dışarı çıkacağını dile getirdi. Daha nereye gideceğine ve ne kadar dışarıda kalacağına karar verememişti. Tüm bu talimatları verirken son derece güvendiği adam yapacağı görevleri çoktan onaylamıştı. Müziğin değiştiğini fark ettiğinde kıza doğru tekrar bar boyunca ilerledi. Kızın bakışlarının üzerinde olduğunu görmek onda farklı bir his uyandırmıştı. İzlenmekten nefret ederdi ama bu sever hoşuna gitmişti. Garip bir şekilde elini dalgalı sarı saçlarına götürdü. Tezgahın arkasından çıktı ve kızın taburesinin yanında dikilerek elini kaldırdı ve avucunun içini tavana çevirerek ona doğru uzattı.

“ Hadi gidelim!”

Kızın tabureden inmesine yardım etti. Kapıya doğru ilerlerken birkaç bakışın esiri olduğunun farkındaydı. Ya kızı tanıdıkları için ya da aralarında az da olsa belli olan yaş farkından böyle bir ilgiye sahiptiler. Kimsenin ne düşündüğünü önemsemediği için yakaladığı bir bakışa karşılık minnet dolu sahte bir gülüş sergiledi. Ne de olsa müşterileriydi ve onun buranın sahibi olduğunu biliyorlardı. Müşterilere gülümsemek onun ilk görevlerinden biri değil miydi? Aklında geçen görev düşünceleri hiçte ona göre değildi. Kapıyı yavaşça araladı ve kızın çıkmasını kolaylaştırdı. Kendini de dışarı atarken göz ucuyla dükkanına baktı. Garsonun bakışları ile buluşunca kafasını hafifçe eğerek selam verdi. Garsonun tepkisini beklemeden çoktan kapıyı kapatıp kızın çehresinde gözlerini dolaştırmaya başlamıştı.

Konu: Geri: 2. kısım ~ Bar Bölümü & Müzik Cuma Mayıs 22, 2009 4:15 pm

Terry, Hog's Head'in kapısını yavaşça aralayarak Juliette'nin önden girmesi için başıyla işaret yaptıktan sonra kapıyı kapatarak kızın koluna girdi. Birlikte kalmak için uğradıkları bu mekan, gayet hoş bir mekandı. Karşılarındaki duvarda müzik gruplarının sahne alması için çeşitli envanterler bulunuyordu. Terry, Juliette'ye gülümseyerek;

" Daha fazla oyalanmadan bir odaya çıkalım istersen. "

dedi. Geçen gece katıldığı fotoğraf çekimlerinde çok yorulmuştu. Daha fazla ayakta durmak, yorulmak istemiyordu. Bir ana önce güzel bir odaya çıkıp, iyi bir uykuya dalmaktı. Ama belki de Juliette biraz kalmak isteyebilirdi. Tekrar gülümseyerek;

" Ama istersen biraz kalabiliriz. "

diye ekledi.

Konu: Geri: 2. kısım ~ Bar Bölümü & Müzik Cuma Mayıs 22, 2009 4:26 pm

Uzun ve yorucu bir günün ardından , soluğu Terry'nin yanında almıştı. O kadar yorulmuştu ki , içki içmek bile ona cazip gelmiyordu. Terry'nin baygın bakışları , onunda yorgun olduğunu gösteriyordu. Buda , Juliette'nin yorgunluğuna , tembellik katıyordu. Hog's Head geceyi geçirmek için ideal bir mekandı. Evden kaçıp , burada kaldığı geceleri dünmüş gibi hatırlıyordu hala. Sevgilisi kibarca barın kapısını açmış ve önden buyurması için Juliette'ye işaret vermişti. Juliette ise sevgilisinin isteği üzere , yavaş adımlarla içeri girmişti. Kapanan göz kapakları , mekana girmesiyle bir nebze açılmıştı. Mekanın , loş aydınlandırılması , göz bebeklerinin büyümesini sağlamıştı. Mavi gözleri istemsizce , etrafı süzerken sevgilisinin yorgun sesini belli belirsiz duymuştu. "Daha fazla oyalanmadan bir odaya çıkalım istersen. Ama istersen biraz kalabiliriz" Hem sevgilisini dinliyor hemde bardaki içkilere takılan gözlerini , sevgilisine doğrultmaya çalışıyordu. Birşeyler içmek fena olmazdı belkide. Ama başka bir gece! Sevgilisinin kollarında bir an önce uykuya dalmak istiyordu. Yüzüne sahte bir gülümseme takınmıştı. "Aslına bakarsak bir an önce kendimi yatağa atmak istiyorum Sevgilim."

Konu: Geri: 2. kısım ~ Bar Bölümü & Müzik Cuma Mayıs 22, 2009 4:47 pm

Juliette, içkilere takılmış gözlerini sevgilisine çevirerek;

" Aslına bakarsak bir an önce kendimi yatağa atmak istiyorum Sevgilim. "

dedi. Aslında biraz daha kalmak istiyormuş gibiydi ama Terry, dayanamayacaktı.

" Tamam o zaman. Bir oda kiralayıp çıkalım hemen. "

dedi. Kolunu sevgilisinin beline atıp yanağına nazikçe bir öpücük kondurduktan sonra yanlarından geçen görevliye bir oda kiralamk istediklerini söyledi. Adam, odalarının yerini söyledikten sonra Terry, kolunu sevgilisinin girmesi için uzattıktan sonra yavaş yavaş merdivenlerden çıkmaya başladılar.

» Bar Bölümü
» Bar Bölümü
» Bahçe Bölümü
» Hepsi mi Kabus, Bir Bölümü mü?
» Müzik Grubu